2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1131
Okunma
RU’YET
Vakti zamanında
Nurdan bir geceydi.
Katrelerden akseden kandilleri vardı..
Ay ve güneş içtimaya geldi.
Ahalinin aksakalları;
Oğul mehmedim ! diye diye
Duadan dokunmuş bohçaya
Kutlu bir hediye sardı
Ellerinde ayın on dördü vardı.
-
Ademliğin örtüsüdür,
Gözüne ışık ufkuna beşik olsun
Açıklığına setre
Açlığına Kevser olsun diye
Nasibdaş oldunuz
O sana
Sen ona hediye
-
Şükür ya Rabbi! geliyor dünyanın süsü
Ârımın ,nâmûsumun, edebimin örtüsü
-
O nur yürüdü ocağıma,
Her adımda dünyaları taşıdı.
Doldurdu kucağıma.
Zenginliğin izafiliği belirdi.
Karun hazineleri cılız ,bir yanı topal,
noksan kalırdı
Çünkü;
Kucağımda dünyalar vardı
-
“O” Nur
Sızıverdi,gönlüme açılan pencereden.
Şafağı söktü bütün karanlıkların.
Bir demet sevgi ki büyük öylesine
Bir ömür yetecek merhamet koydu avuçlarıma
Usulca.. usluca..
Tıka basa doldurdu.
Taştı dökülmedi noksan olmadı
Dolu dolu güllendi sine
Başka güle yer kalmadı.
--
Bir Anadolu köyü
Semaya yakın
Nüzul etmişler gibi,
Hele yıldızlara bakın
El uzunluğu mesafesinde..
Bundan sonra bütün terennümler bize,
Saba ,segah, hicaz bestelerde ..
Bütün sesler çıktı tize.
Aşıkan’a ilham olan,yakamoz, sahil, mehtap ,
Teşrif ettiler saadet hanemize
-
haydi bakalım eller ele verilsin.
Yıkılsın dağ taş önümüze serilsin.
-
Vakti zamanında kutlu bir gecede.
“Oğul mehmedim” diye diye
Beni sana ,
Seni bana sundular
hediye diye
-
28.10.2008
M.Ferhat