0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
50
Okunma

Ne tuhaf şeysin sen, insanoğlu,
Gökleri ararsın, ama yerin altına düşersin.
İçinde binlerce yıldız, bir o kadar karanlık,
Yükselmek istersin, ama bazen düşmekten korkarsın.
Düşüncelerini uçurur rüzgarlar,
Kalbinin derinliklerinde yankı bulur.
Hep bir arayış, hep bir eksiklik,
Ama ne aradığını, hiç bilmezsin aslında.
Ne tuhaf şeysin sen, insanoğlu,
Hüzünle gülümsersin, kaybolan zamanla barışırsın.
İçindeki boşluğu doldurmak istersin,
Ama çoğu zaman daha derinlere batarsın.
Yalnızken seversin, sevgi ararken kaybolursun,
Bir gün gelir, kendini geçmişin gölgesinde bulursun.
Ne tuhaf şeysin sen, insanoğlu,
Bir yanda karanlığın, diğer yanda umudun,
Her şeyi ben bilirim, ben yaparım sanırsın,
Bir adım atmak için dünyanın etrafında dönersin.
Gözlerin yükseklerde, oraya ulaşmak için her yolu denersin
Ama en küçük vesveseye, şeytanın sözlerine kanarsın.
Düşünceler seni sarar, bir çıkmaz sokak gibi,
Bazen doğruları, bazen yanlışları ararsın.
Ve sonra, yaptıklarının hepsini hayra yorarsın,
Bir başka günü, bir başka hatayla kucaklarsın.
Ne tuhaf şeysin sen, insanoğlu,
Güçlü olduğunu sanırken, kırılgan bir rüzgar gibisin.
Her adımda bir güven, her sözde bir yanılgı,
Ve sonunda, aradığın huzuru, kendi içinde bulamazsın.
Oysa her şeyin cevabı sende, öğrendiğini sanırsın,
Ama hayat, her defasında başka bir sınav açar sana
Ve sen, bazen kaybolur, bazen bulur kazanırsın,
Ama yine de her şeyi bilmediğini, zamanla anlarsın.
18.03.2024