11
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
422
Okunma
Hayat, ilahi bir davetin sessiz yankısıdır. Her nefes, bir sır, her adım, bir anlam taşır. İnsan, boşuna gelmez bu dünyaya; topraktan var olur, göğe uzanır ve kalbinde taşıdığı aşkı, bir ışık gibi etrafına saçar. İşte bu şiir, varoluşun derin manasını, aşk ve teslimiyetin yüceliğini anlatan bir yolculuktur.
Bu şiir, kelimeleri bir dua gibi dokuyarak insanın Yaradan’a uzanan serüvenini mısralara nakşeder. Her dizede bir bilinç, her sözcükte bir çağrı vardır: Hayat, sadece yaşamak değil, anlamak ve aşk ile yanmaktır.
Bu şiir, kalbinizde bir iz, ruhunuzda bir esinti bırakacak…
Boşuna gelmedik bu dünyaya,
Bir sır var gizli, her bir rüya.
Toprağa düşen, her bir damlaya,
Bir görev yüklenmiş, Yaradan’dan ya.
Nefes alışımız, bir dua gibi,
Kalp atışımız, bir zikir gibi.
Gözyaşlarımız, bir tövbe gibi,
Yolumuz aşktır, Yaradan’dan beri.
Ellerimiz açılır, semaya doğru,
Gönlümüz yakarır, O’na doğru.
Dudaklarımız fısıldar, O’na doğru,
Boşuna gelmedik, biliriz doğru.
Bir tohum misali, düştük toprağa,
Yeşermek, büyümek, ermek varlığa.
Meyve vermek, ışık olmak karanlığa,
Boşuna gelmedik, çıktık bu yola.
Aşkı bulmak için, geldik bu hana,
Kendimizi bilmek, varmak O’na.
Hizmet etmek için, cümle cihana,
Boşuna gelmedik, aşk olsun cana.
Yaradan’ın nuru, sarsın özümüzü,
Aşkın ateşi, yaksın gönlümüzü.
İyilik, güzellik, doldursun yolumuzu,
Boşuna gelmedik, duamız bu.
Ruhumuz O’ndan, O’na dönecek,
Beden toprağa, aşkı sürecek.
Görevimiz aşk, dünya bilecek,
Boşuna gelmedik, nurla ölecek.
5.0
100% (16)