Ya Rab! şu kaderinde kaleme el isterim
Mahşer-i mizanında ruhuma yel isterim

Şiirlerle nemlenip şair dostlarım ile
Demlenip yürüyecek münevver yol isterim

Haksız olana haksız haklıya haklı diyen
Lâl-i dil nihanında şakıyan dil isterim

Şam-u seher demeden rızan için tutuşup
Aşkınla kavrulacak sinemde kül isterim

Kıldan ince sıratta ikizdaşım Hasan’a
Bana doğru koşturan elinde dal isterim

Beni arla besleyen aklımdan hiç çıkmayan
Çocukken benden cüda babama bal isterim

Firakıyla içime derin acı bırakan
Ahuların içinde anneme şal isterim

Emr-i bi’l-marufuna sıkıca tutunarak
Adınla şahlanacak atıma nal isterim

Dar-ı dünyada sana kana kana yanmaya
Vakti ömrüm yetmezse zamana yıl isterim

Gümrâh gülzarlarımda titreyen şebnem gibi
Gözyaşımı koyduğum zarfıma pul isterim

O sonsuz vuslat için nâlân gönlümde nâgâh
Beni aşık kulların nazında bul isterim

Ne hale geldik diye çağa kafa tutarken
Yitirmeden aklımı mukayyet ol isterim

Yaşanmaz olacaksa kaderimdeki ömür
Çilemi çektirmeyip yanına al isterim

Sırat-ı müstakimde ayaklarıma derman
Son nefesi verirken yüzüme gül isterim

Beyzade Hüseyin Ekici
Gazel / Terci-i Bent
Tasavvuf Şiiri
05.03.2025

Sözlük
Nihan :Gizli,saklı,görünmeyen,bulunmayan
Şam-u seher : Akşam sabah
Cüda : Ayrı,ayrı düşmüş,ayrılmış
Ahu : Ceylan,ince,güzel ve zarif kadın
Dar-ı dünya : Bu dünya
Gümrâh : Bol,gür
Gülzâr : Gül bahçesi,gül tarlası
Nâlân : İnleyici,inleyen
Nâgâh : Vakitsiz,ansızın,birdenbire