13
Yorum
47
Beğeni
5,0
Puan
651
Okunma

Benim şu garip bahtım, ezelden beri miskin
Firâk yüklü poyrazlar, kalbimi deler geçer
Sinem hüzün otağı, dilim ezelden suskun
Yâr hercâi bir sümbül, halime güler geçer
Yoksulluğun kederi, değme demirden ağır
Sürü dağlar ardında, kuzular meler geçer
Talih kuşu uçsa da, bize nobran ve sağır
Sanki sahûr davulu, kapımı çalar geçer
Geceler dert penâhı, çile uzar da uzar
Seherde öten bülbül, hicrânı böler geçer
Vuslat rüzgârda bir tül, kalem ayrılık yazar
Ürkek yaban ceylânı, gönlümü çeler geçer
İdris Esen, Ocak, 2025, Erenköy
::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::
“ zamanın ağırlığı külhâni bir sessizlik
Paslanmış nice makas, ömrümü biçer geçer
Neden bu onmaz nisyan, nedir kifayetsizlik
Yerleşmez sevinç bize, durmadan konar göçer
Eşref Ziya
5.0
100% (22)