Dualarımla olduğum gibi oldurduğum gibi yani en baştaki güvercinin çırpınışlarından binbir alamet
Duraklarımda ondan eser yok buda olurmu be usta demelik bir hayat güvercine nisbet
Dokunma o bilir gidiceği yeri sürücüsünü sevdiği gibi
Dokunmam o bilir beni evini sevdiği gibi
gönül kuşum
Yaramazlıklar yaramadı zaten biz yaramazlık olsun diye yapmadık yaramadı
Yaramayan okadar çok şey vardı ki ondan yaramayanlar yaramazlık sayıldı
Dört duvar odam Dört duvar sokak Dört duvar gök yüzü
Ben bu dört duvarların arasında volta sorun değil bi kere gelmedik olta
Şimdi o güvercinin bana vermiş olduğu yetkiye dayanarak ona diyorum yani güvercine biraz daha bekle beni
baba Duyar gibi gukguk atışını bana sanki doksanlardan bir freestyle ın giriş beat’i gibi ama
Sevmek dokunaklı şey son dokunamadığın şeyin hatrına sevmek ise bir pelesenk olsun gönle güdümlü füze
Haydi eller sallanır burada yukardan aşağıya
Beat müsait bi zahmet uçucaz buralardan ama
Konduramıyorsan bu sözleri bana
Bir yerinde haklısın ama ne yapıyım işte kanat çırpışlarım bunlarda
Son dağın son eteğinde bir kuş olmadığını hikayeden bende bilirim de
Orada o dağın eteğine yuvamızı kurucağımızı kimse bizden men edemez
işte akışta sarkastik vuruşlar
Ve artık her vuruşa el değmek bir biçare kusursa
Her vuruşta arkamıza bir rüzgar almakta işte bir okadar biçare
Gerisi teferruat