Bre felek senden bir dileğim var
Birazcık huzurlu ömür isterem
Yetmez mi bu kadar çile ve efkâr
Gayrı yüreğime imâr isterem

Saçları belinde sinesi beyaz
Beli ince olsun yanağı kiraz
Unutma sözümü bir kenara yaz
Serveti ziyâde bir yâr isterem

Güzelin serveti getirmez ihlâs
Taktığı elmaslar has olmalı hâs
Beş yüz karat olsa yeterli mikyâs
Kaşı hilâl gözü kömür isterem

Hani şöyle olsun on onbeş katı
Havada uçağı denizde yatı
Aydan güzel olsun elbet suratı
Yazlık kışlık köşk ve hisâr isterem

Dili şeker olan elbette makbûl
Gözümde değersiz mal mülk para pul
Eğer bulur isen böylesini bul
Her güne pirzola hamur isterem

Evin tek çocuğu olmalı elbet
Vekil ben olayım ebedi müddet
Mirasa ortağı olursa şayet
Yüzde doksandokuz net kâr isterem

Varsın gümüş olsun üstünde çatı
İki köşkü olsun yüzde reşatı
Bankada ayrılmış bir saltanatı
Gezmek için bol bol diyar isterem

Bolca kulum olsun asker serasker
Ben için kazansın bir nice zafer
On cariye gelsin ayda bir sefer
Demiri kesecek emir isterem

Altından taht olsun kuş tüyü yastık
Hizmetçiler için oje ve rastık
Ayağı mest eden emsâlsiz çarık
Kaftana zümrütten kemer isterem

Üç kızarmış kuzu şişte pişmiş kaz
Ak küheylan getir kanadı beyaz
Havada uçursun edeyim niyâz
Atlarıma her gün tımar isterem

Ga desem yağ gelsin gu der isem bal
Güğümle ayranı getirsin hamal
Cihana yayılsın bendeki ahvâl
Köşkümde herkesi kibar isterem

Elli manda ile yetmişte kuzu
İnek öküzlerin yetişir yüz’ü
Kıskanan olursa çatlasın gözü
Tarlamda her vakit bahar isterem

Çobanlar sürümü sağsın yatırsın
Kahya taşırmadan onu pişirsin
Yoğurt kaymak yağı bana getirsin
Tam yağlı peynire tabir isterem

Olursada kızmam sıra gecesi
Kadife sesinde gönül ecesi
Gör nasıl coşacak ozan hecesi
Şom ağza sürecek çamur isterem

Üç beş sazendeyle makam-ı segâh
Terennüm etseler hiç kalır mı ah
Ömre muştu verir kulağa ferâh
Yanında ud kanun tambur isterem

Bunların hepsini ikrâmına say
Sakın ha isteme az da olsa pay
İnce bel bardakla semaverde çay
Elbette üstünde buhar isterem

Ölürsem denizi gören bir mezar
Dört yanı ibrişim kemerli duvar
Fazla düşünecek de hele ne var
Üstüme kefeni samur isterem

Miskin Makberî’nin arzı bu kadar
Gayrı sen bilirsin cimriliğin ar
Eğer aleyhime verirsen karar
Sana cehennemde iftâr isterem

________Makberî