Satıcı ve eleman

Tetmbih etmişti
insanların yoksulluğuna bakmayın
hele yüzlerine hiç vurmayın
üzülüp bir şey satamam demeyin
zaten satamazsınız

kırık mı evin içindeki sandalye
- a ne güzel antika mı bu- deyin
el örmelere methiye dizin
varsa üstlerinde cıvık şeyler
- ne güzel ne prıltılı şey
nerden aldınız deyin

malınızı satmaya analtmaya
en son başlayın
çünkü müşteriyi kendinize baglamanız lazım
bu arkadaş satış uzmanı
Amerikada egitimini almış gezici satışın

sonra satış elamanlarına
valizlerinizi alın yüzünüz güleç olsun
herkes en az bir satış yapmalı
beşi geçene ikramiye

adam işsizdi epeydi
üstelik hak hukuk davasından yatmıştı
binadan çıktı sağa sola mahçup mahçup baktı
çöktü valizin başına
bir sıgara yaktı

sonra düşüne düşüne yürüdü
gördügü ilk çöp vidonuna valizi atı
ellerini cebine koyup yürüdü
sessiz sessiz içinde
- lan ben niye yattım- dedi

Coşkûnî