0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
234
Okunma

-5-
sonra tekrar.. sil baştan
“selim!!”
“rafiye!!!”
“buyuuur!”
“çivtciii!”
“gülafer!”
“recep!”
“eveet”
“hayıır”
“buyur!”
birini çıkardı tahtaya
o göstertdi, öteki okudu
arkasından biz ba(ğı)ralak
sınıfcak
kırk yıldır bildiğimiz “irbem”
hatda “hallirbem” devri bitti
“musduk, ımız, mamıt,
gonyalı, cöbe, çırak, çini”
her metdiş geldiğinde grayder girmiş gibi
goca gayalar ğibi
yerimizden yumbarlanıyomuşuz
meğerem; de!
vay anasına be!
tarlayı ikilemeye motur girmiş ğibi
anızı altına alır kesek hani
patanaç ediyomuşuz
herkeşin adı değişiyo
bobamızın mesne(ği)
ele ezzatını
metdiş taha kendi ğelmeden
furfuğandası yetiyo artıyo!
eyi mi
ele şey etdimin metdişi
.
kimi goca çocuklar iş(ç)lerinden tabi
neler dediler neler.
sonura ötekinner de
metdişe, öretmene,
hatda goca köye
ileşberliğe
ana-avrat düz getdiler..
yüzlerinde barnak
gafalarında cepdel
gıçlarında depik
sırtlarında zopa izi
dudaklarında ne dedikleri belli
.
o ğün herkeş sevmediklerine bile acıdı
bi dee kimsenin kimsede ğözü ğalmadı
herkeş belliklediklerinden caydı
o ğünden sonura hiş bişiy esginki ğibi olmadı.
bakdık olmaycak
biz de
biziki zati devede ğulak
ben söğmedim malla
bi de Macar Halili..
söğmeyi beceremezdi, zati
benimki de
öyle işde
gariben Halil
domur-domur ağlardı
bana ağlamak da yasağıdı
.. ğoyan ta!
.
5.0
100% (1)