0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
162
Okunma
Sevgili Bedirhan Gökçe
Okurken “Babam” şiirini
Çocukluğuma gittim sebepsizce
Çocukluğuma
Kıbrıs Barış Harekâtı yıllarına
Biz de yoksunduk yoksulduk
İki odalı evimizde naçar yaşardık
Çıkarken sabah namazında evden
Emirler yağdırırdı yapmam için annem
“ Odunları taşı, ortalığı temizle
Kazanı doldur altını ölçer
Akşama yakın ocağı ateşle
Kardeşini yıka ben gelmeden
Kendinde çıkmış ol aradan
Birde sizinle uğraşmayayım sonradan”
Uzayıp giderdi her sabah bu emirler.
Sevgili Bedirhan Gökçe
Babama doyamadığımı anladım
Okurken “Babam” şiirini
Çocukluğumda babamı
Ya yatacağım zaman görürdüm
Ya da sabahın kör saatinde
Her sabah ezanla birlikte
İşine gitmeye hazırlanırken
Doya doya sarılıp “babam” diyemedim
Ya zamansızlığından
Ya da umarsızlığından
Ama en çok ta
Büyük küçük demeden hatalarımda
Korku salan bakışlarından
Sevgili Bedirhan Gökçe
Aslında
Çok ta iyi hatırlamadım geçmişi
Okurken “Babam” şiirini
Çocukluğumda
Akranlarım hep kızdı aslında
Ya onlarla oynayacaktım
Baba, doktor, öğretmen olacaktım
Ya da onları kendime uyduracaktım
Asker, polis olacak savaşacaktım
Genellikle baba oldum o yaşlarda
Çocuklarım oldu kızlı erkekli
Ama hiçbir zaman
Şimdi olduğu gibi
Benzemedim babama
Sevgili Bedirhan Gökçe
Ben hiç sarılamadım çocukluğumda
Babam, babacığım diyerek babama
Anam, anacığım diyerek anama
Bunları hatırladım
Okurken “Babam” şiirini
Sevgili Bedirhan Gökçe
Seksen öncesine gittim
Okurken “Babam” şiirini
Kardeşin kardeşe pusu kurduğu
İnsanların bir hiç uğruna öldüğü yıllara
Babam kızdı emperyalizme, teröre, faşizme
Okula göndermedi beni ilkokulu bitirince
Sevgili Bedirhan Gökçe
İşte bunları hatırladım
Okurken “Babam” şiirini