0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
131
Okunma
“Ayrılıklar renk katar aslında hayata kalıcı olmadıkça
Acı olsa da ders almalı insan hayattan yasadıkça.”
Zamansız yağan bir yağmur gibi
Apansız geldi sorunlar
Ve yakıp yıkmaya
Ve yürekleri dağlamaya başladı acılar
Ve fırtına öncesi sessizlikti ağıtlar
Ve
Başlar sonsuzluğa yolculuklar
Biterken yaşanmışlıklar
Bileti önceden kesilmiş
Parası ana rahmine düşerken ödenmiş
Ve
İşte bir kez daha karşılaştık yoğun bakım kapısında
Her gün olduğu gibi umutla beklerken ben
Bugün bir kez daha gördüm çaresizliği
Dilinin diyeceğini gözleri anlatmakta doktorun
Aslında çaresizlik ikimizindi
Farklı duyguları yaşasak da
Bilmiyordum ben de onun gibi
Her şey bitti diye ne zaman diyeceğini
Uzun süredir verilen yaşam mücadelesi
Hep bir iyi haber beklentisi
Ve
Otuz iki günün sonunda
Yıllardan iki bin yirmi biri gösterirken takvimler
Ve
Bir eylül ayında
Eylülün beşinde
Ve
Bir Pazar gecesi
Saat yirmi bir otuzda
Bir telefonun ucundaydı ölüm
Sanki hiç bitmeyecek gibiydi ömür
Oysa ne kadar kolaymış
Bir telefonun ucundaydı ölüm
Ve
Yine bir hazan mevsiminde
Yine bir eylül ayında
Ciğerimizi kor ateşlerde yakarak
Bir can daha koptu ömür takviminden
Ve
Bizleri gözü yaşlı bırakarak
Tam seksen yaşında
Dünya denen sahnede Jübilesini yaptı
Perdeyi kapattı babam