5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2083
Okunma

Ne etsem,ne eylesem, bu aşka kâr etmedi
Seninle bütün bağı kesiyorum ben artık
Hüzne yâr etti Mevlâ, bir sana yâr etmedi
Şaşırdım solu sağı, susuyorum ben artık...
Gözlerim çağlıyorken deliren Fırat gibi
Hayâl oldun, düş oldun, erilmez murat gibi
Bir defa gel deseydin, çıkardım Ferhat gibi
Delerdim yüce dağı, susuyorum ben artık...
Kendimden geçiyordum gül yüzüne bakarken
Hep sevdama sığındım sen sevdamdan bıkarken
İsmin ile dillenen kalemden bal akarken
Senin her sözün ağı, susuyorum ben artık...
Aldırmadım aşkınla hâlden hâle girerken
Utanmadım gönlümü ayağına sererken
Gülümsedim elinle ateşlere sürerken
Söndürmedim ocağı, susuyorum ben artık...
Tatlı candan geçtim de, yine senden geçmedim
Cemâlini görmeden bir yudum su içmedim
Taliplisi çok oldu, yüreğimi açmadım
Kilitledim otağı, susuyorum ben artık...
Her sabah besmeleyle aldığım nefestin sen
Yalnızlık zindanında duyduğum tek sestin sen
Diyâr diyâr dolaşıp sorduğum adrestin sen
Çıkmaz bu aşk sokağı, susuyorum ben artık...
Canda cansın dedikçe eza ettin bu cana
Aldırmaz tavrın ile getirdin beni sona
Yine de son dileğim, kader hep gülsün sana
Geldi ayrılık çağı, susuyorum ben artık...
Baharın dönse kışa, saçlarına düşse kar
Özleyip arasan da, koca dünya gelse dar
Tek söz ederim sanma, hem de sonsuza kadar
Mühürledim dudağı, susuyorum ben artık...
5.0
100% (1)