1
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
448
Okunma

Sökün etmiş kaderime hicranım;
Çekilen her çile kardır elbette…
‘La Tahzen’ kelamı veren Rabbimin;
Mutlak bir bildiği vardır elbette…
Sabah ezanını duyuran sesin;
Ruhumu şükürle doyuran sesin;
‘Haydi, ya Bismillah’ buyuran sesin;
Mutlak bir bildiği vardır elbette…
Çalışmak ibadet denen çağrının;
Menekşede morun gülde sarının;
Diyar diyar gezen yorgun arının;
Mutlak bir bildiği vardır elbette…
Başımıza gelen derdin, elemin;
Dertlere dermanı yazan kalemin;
Selamünaleyküm diyen kelamın;
Mutlak bir bildiği vardır elbette…
Bülbülün feryadı, dikeni, gülün;
Şükürden başka söz bilmeyen dilin;
Düşene merhamet uzanan elin;
Mutlak bir bildiği vardır elbette…
Kapıyı vaktinde çalan ecelin;
Emanet almaya gelen ecelin;
Nihayet yüzlere gülen ecelin;
Mutlak bir bildiği vardır elbette…
Huzura ermeden çatılan kaşın;
Tövbe makamıyla dökülen yaşın;
Beş vakit rükûyla eğilen başın;
Mutlak bir bildiği vardır elbette…
Ali ALTINLI – 29.05.2024
Saat: 16:49
5.0
100% (8)