KIRK SATIR MI, KIRK KATIR MI?!

Ne olur ben de bir gününü görsem
Gün boyunca her bir anını görsem
Badem çiçek açtı dalında bahar
Yüzünün gül açan yanını görsem

Bir tomurcuk güle benzer dudağın
Hani nerede o ilk gençlik çağın
Yanyana gezdiğim asmalı bağın
Yanağında elma yanını görsem

Gezip yedi kat yer/altı şehrini
Görsek Kızılırmak sevda nehrini
Gece gözlerinde çözüp sihrini
Aşkın büyüleyen yanını görsem

Batarken ufukta rengârenk güller
Renkten renge girer savrulur küller
Tutuşur gecede el ele beller
Odanın dağınık yanını görsem

Ah desem Ihlara Melendiz Çayı
Güzel atlar koşar delidir tayı
Karanlık gecenin gül dolunayı
Gerdanında* inci benini görsem

Yıllar geçti hâlâ aynı heyecan
Sönmeyen bir ateş aşkla yine yan
Güneş kasırgası deprem heyelan
Duran zamanın ilk anını görsem

İpekyolu’ndaki hanlar hamamlar
Yarım kalan aşkı nasıl tamamlar
Gelmez mi bir daha geçen zamanlar
Dağ yüreğin çatal yanını görsem

Sen ben iki ayrı yanardağ gibi
Kükreyen volkanın derindir dibi
Sarınca dağları kar ile tipi
Yüzünün kardelen yanını görsem

Bir yanım Erciyes bir yanım Hasan
Gönül yarasına tuzla kül basan
Aşkına susayıp acından susan
Yüreğin kanayan yanını görsem

Çaresiz aşk senden bana hatıra
Yazdım meramımı tam kırk satıra
Yükledim yükümü say kırk katıra
Sen benim ah çeken yanımı görsen?!

Şaban AKTAŞ
07.03.2024 - 10.54




FERT TÜRKÜSÜ:
HASRET KARA KIŞA BENZER
1
Seni ne çok seviyorum
Görür görmez eriyorum
B/aşka bir şey demiyorum
Hasret kara kışa benzer

Bir bütün bir parça gibi
Kalbe batan sırça gibi
Uçup giden serçe gibi
Ayrılık bir kuşa benzer

Hasret kara kuşa benzer

Kaşı hilâl göz elâsın
Sevdim başıma belâsın
Sen hep yanımda olasın
Hasret kara kışa benzer

Gözüme bakan sen misin
Özümden akan sel misin
Eriyip akan ten misin
Ayrılık bir kışa benzer

Hasret kara kışa benzer

Şaban AKTAŞ
06. 03.2024- 23.20
ANTALYA


Cumhuriyetimizin kurucusu eşsiz büyük önderimizin Antalya’yı ziyaret edişinin 94. yıldönümü nedeniyle ulusuma armağanımdır..


YAŞASIN TÜRKİYE CUMHURİYETİ

Haritayı süzüyorum
İlden ile geziyorum
İki kıta arasında
Dört denizde yüzüyorum

Neler yokki haritada
İki kıta bir arada
İnce uzun yarımada
İlden ile geziyorum

Koyun kuzusu boğası
Bozkırı gölü ovası
Bolluk bereket doğası
Ne cevherler seziyorum

Kuzey güney sıradağlar
Kar erir akarsu çağlar
Karadeniz yeşil çaylar
Demlikten çay süzüyorum

Doğu Batı İpekyolu
Sarı çiçek Safranbolu
Beylik beylik Anadolu
Diyar diyar geziyorum

Ata’mın aslanlı yolu
Oğuzun Yirmidört kolu
Türkün yurdu Anadolu
Kem bakana kızıyorum

Dağım taşım kuşum kurdum
Ezelden ebede yurdum
Bir oldum düşmanı sürdüm
Şanla destan yazıyorum

Cumhuriyet ilelebet
Türk Gençliği’ne emanet
Kimden gelirse ihanet
Kafasını eziyorum

Kültür uygarlık beşiği
Ata’m der bilim ışığı
Aktaş bu yurdun aşığı
T/elden t/ele geziyorum

Şaban AKTAŞ
06 Mart 2024 - 16.29
ikindi ezanı - ANTALYA






HAKEM KARARI

Herkesin aklına gelen
Gün olur başına da gelir!
Geçen geçmiştir
Fakat gelecek elindedir!
Onun için sandıkta
En büyük hakem sensin
Vereceğin oya dikkat
31 Mart; dur demek şart!
Soyguncuya, arsıza, hırsıza
Yüzsüze nursuza
Göster bir kırmızı kart
Saha dışına çıkart!






TEMİZLİK HAREKATI

Yağmur sokakları sildi süpürdü
Yıkandı ortalık pırıl pırıl tertemiz

Gelin yağmurdan hisse kapalım
Çevremizde ne kadar pislik varsa
Toplayıp bir bir çöpe atalım!
Yere bir tek sigara izmariti
Kibrit çöpü bile atmayalım!

Recycling; geri dönüşüm
Çevre bilincinde farkındalık!

Yağmur sonrası gibi
Tertemiz yaşanabilir
Karbondioksit salınımı
Düşük bir atmosfer
Siyanürsüz hidrosfer
Zehirsiz akan sular
Pırıl pırıl berrak biyosfer;
Güneşli güzel yaşanabilir
Bir dünya yaratalım!

Ne çevreye atık atalım
Ne sulara zehir katalım
Dağ kesmesin taş ocakları
Yasayabilsin börtü ile böcekler
Kurt kuş karınca
Rengarenk kelebekler çiçekler
Yeşersin otlar ağaçlar
Kök salabilsin saçakları!

Yoksa hepimizi öldürecek
Deprem, sel baskını, heyelan
Bu cehennem sıcakları!

6 Mart 2024