0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
412
Okunma
Haziranda kasım gibiyim
Zamasız gelen güz mevsimi
Döktü yeşil yapraklarımı
Savurdu cadde cadde sokak sokak
Belkide aştı dağılan parçalarım
Uçsuz bucaksız deniz oknayuslara
Gece oldu gündüzüm doğmaz ayı
Işık saçmaz gökte yıldızları
Gri kül rengine boyanmış bulutlar
Yavaş yavaş yağmur yükleniyor
Çakar sessiz sessiz yıldrımlar
Yağdı yağacak üstüme sooğuk damlaları
Sessizliğim dibi görünmez kuyu
Dolaştırır beni dehliz karanlık
Işıksız yoran o tünellerinde
Tutunacak duvarı yanı olmayan
Dokunduğunda ellerimi kanatan
Çift taraflı keskin kama gibi
Kenarı sivri derin yara açan taşları
Sorgularım geçmiş günü gelmeyen henüz
Gelmeyen içinde sırları cevapları barındıran
Yaşanmadan bilenmez o meçhul denen yarınları
Yaşar giderim hayırlısını dileyerek
5.0
100% (3)