Değil kandil ışıyan; zaman, kandilde nûrdur. Kandil ışığı değil; gelen zaman onurdur. Kandilleri bırakıp, zamânı kutlayalım Bize fayda verecek, zamandaki şuurdur.
Nereden çıktı bilmem; idraksiz kutlamalar; Nûru bir yana koyup, kaldile atlamalar? Kandil mübârek değil, bereket zamandadır, Sen, zamânın nûrunda el aç, Allaha yalvar.
Yanlış aldığın niyet, bil ki namazı bozar, Kalemi oynatanlar, niyete göre yazar. De ki: "Beraat ânın mübârek olsun" kâfi, Kandili kutlayanlar, ancak boşlukta gezer...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
aynı fikirdeyiz ağabeyim... aslında ben Kadir gecesinden başka gece ya da kandil olduğuna inanmıyorum. bugün bir yakınıma da söyledim bu kandiller ruhban inanışlarına uyup gider bir sene her naneyi yiyip bir gecede onu temize çıkarmak öyle kolay değil. gerçek şu bence, inanan inandığıyla amel edip her gece uyumadan önce ne olur ne olmaz deyip affını dileyip beratını istese en doğrusu olur ben öyle yapıyorum şahsen... elde androit telefonlar bib bip...kandilin ya da gecen mübarek osun... bu bağlamda pek müstesna bir şiir okudum her zaman olduğu gibi ağabeyim. tebrikler, selam ve de saygılar sunuyorum...
Hakk'a bakış ve davranışımız çok şükür aynıdır Muhterem Halil Bey. Ancak kandil ışığını en az yüzelli yıl geçmesine rağmen;, onun yerine sesi her noktaya ulaştıran hoperlorlar olmasına, hatta onu dahi aşan çeşitli aletleri ceplerimizde taşıyor olmamıza rağmen; sadece küçük bir aydınlatıcı ve geçmişin dikkat çekicisi-ikazcısı olarak aslının zamanını kutlamak yerine her yerde kandili kutlama ilanları ve kandil kutlamaya dönük yaygın haberleşmeler yıllardır dikkatimi çeker dururdu. Oysa geçmişte bu kandiller ,zamanda oluşan ve dikkat çekilmesi gereken dîni olaylardan tutun, savaşlara, padişahların tahta çıkışlarına, ölümlerine, şehzadelerin doğum, ölümlerine kadar genele duyurulması gereken olayları cami minarelerine asılan bu kandillerle haber vermeye yarıyordu. Minarelerde bunu görenler, cami cemaatleri bu haberlerin de yayıcıları haline geliyordu. Şimdilerde gerekli duyumları ileten çok çeşitli ses duyurucular çıkmasına rağmen bizler hâlâ kandillere takılıp kalmışız. Bu garabeti belirtmek istemiştim. Bilmem ki durumu anlatabildim mi? Halen sanmıyorum ya. Zira alışkanlıkları yanlış da olsa çabuk bırakabilmek pek mümkün olamıyor. Aynı yanlışlara oy verme alışkanlıkları gibi. Çok selamlarımla gözlerinizden öpüyorum. Sağlıkla Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Hakk'a bakış ve davranışımız çok şükür aynıdır Muhterem Halil Bey. Ancak kandil ışığını en az yüzelli yıl geçmesine rağmen;, onun yerine sesi her noktaya ulaştıran hoperlorlar olmasına, hatta onu dahi aşan çeşitli aletleri ceplerimizde taşıyor olmamıza rağmen; sadece küçük bir aydınlatıcı ve geçmişin dikkat çekicisi-ikazcısı olarak aslının zamanını kutlamak yerine her yerde kandili kutlama ilanları ve kandil kutlamaya dönük yaygın haberleşmeler yıllardır dikkatimi çeker dururdu. Oysa geçmişte bu kandiller ,zamanda oluşan ve dikkat çekilmesi gereken dîni olaylardan tutun, savaşlara, padişahların tahta çıkışlarına, ölümlerine, şehzadelerin doğum, ölümlerine kadar genele duyurulması gereken olayları cami minarelerine asılan bu kandillerle haber vermeye yarıyordu. Minarelerde bunu görenler, cami cemaatleri bu haberlerin de yayıcıları haline geliyordu. Şimdilerde gerekli duyumları ileten çok çeşitli ses duyurucular çıkmasına rağmen bizler hâlâ kandillere takılıp kalmışız. Bu garabeti belirtmek istemiştim. Bilmem ki durumu anlatabildim mi? Halen sanmıyorum ya. Zira alışkanlıkları yanlış da olsa çabuk bırakabilmek pek mümkün olamıyor. Aynı yanlışlara oy verme alışkanlıkları gibi. Çok selamlarımla gözlerinizden öpüyorum. Sağlıkla Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.