2
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
245
Okunma
Son mektup
Ey yar...
Ben Kays değilim,
Etme beni mecnun.
Ben Mustafa oğlu Faruk,
Biraz benzi kavruk,
Çokça bahtı savruk..
Reva mı bu elem bu yüreğe
İnsan olan nasıl dayanır
Umutla, sabırla beklediğinin
Bir kuş misali uçup başka diyara göçmesine..
Değer miydi yaraları sarmadan
Yeni yaralar açmaya
Hiç mi düşünmedin bu canı
Can diye sesleniyordun hani..
Hak mı bunca keder bu bedene
Hiç mi düşünmedin
Nasıl bir cezadır yokluğun gidene.
Beddua etmem sana
Yaşa gönlünce, yaşanabilirse
Unutma biçilir bir gün
Ne ekilirse..
Hazanda baharı umarken
Kar yağdırdın yüreğime..
Şaşkın erik çiçeği sevdam
Kaldı ayazda, buzda..
Yaralarım derinleşir..
Yokluğunda basılan tuzla..
Nasıl masumca seviyordu
Sanki vuslat varmış gibi bir hazla..
Bilemedim ki bu kadar basitti
Bir hoşça kala sığar her şey..
Dağlanırken içim yaktığın közle..
Ben şaşkın bir kulum
Bu sana son mektubum.
Yangın yeri yüreğim..
Toz duman harman yeri gönlüm
Nasıl kıydın bana gülüm
Hak edecek ne yaptım
Neden bunca zulüm..
Unutmak mümkündür belki
Gelirse bir gün ölüm..
Faruk Tezel
14 01 2024
5.0
100% (4)