1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
440
Okunma

Ilgaz Dağı yorganını bürünse
Sırtlarımı dondurur mu bilinmez!
Göz kırpıp da gönle şirin görünse
Cilvesiyle kandırır mı bilinmez!
Zemherinin keskin çalan ıslığı
Çeşmelerde buz tutturur musluğu
Kötülerin taşıdığı pisliği
Üzerime kondurur mu bilinmez!
Keklikleri kınalıydı daha dün
Zirvelerde bulamadı hiç sükûn
Göç ederken ötelere top yekûn
Özlemimi dindirir mi bilinmez!
Neler çektim kalleş-pusu tuzaktan
Üstümüze gündüz yağan tozaktan
Gün batarken çeksem seni uzaktan
Kartpostalı andırır mı bilinmez!
İsmail der, sırtı sana yaslasa
Yanılıp da ukalalık taslasa
Gerçekleri karartarak puslasa
Acı kırağ sandırır mı bilinmez!
İsmail SÜKLÜM
09 Şubat 2024
5.0
100% (2)