11
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1890
Okunma

Yine râm oldu gönül acılara, kedere
Nazlı yâr bir dostuma benim hâlimi sormuş
Bunca seneden sonra kadere bak kadere !
Onu başka dudaktan duymak ne kadar zormuş ?
Demiş ; eskisi gibi hüzünlü bakıyor mu?
Parmağına o gümüş yüzüğü takıyor mu ?
Adımı anıyor mu, gözyaşı akıyor mu ?
Onsuz geçen zamana uymak ne kadar zormuş ?
Dua ile niyazla saatlerce ağlamış
Beyaz duvak takmamış, kara yazma bağlamış
Başka sevda bilmemiş, yüreğini dağlamış
Feleğin kör gözünü oymak ne kadar zormuş ?
Mecbur kalmış evlenmiş, iki çocuğu varmış
Hiç mutlu olamamış, hayallerimi sarmış
Bunlardan söz ederken o gül yüzü kızarmış
Sevgisiz yastığa baş koymak ne kadar zormuş ?
Birlikte yaşamıştık neşeyi, hüzünleri
Andıkça ağlıyormuş mutlu geçen günleri
Kurşuna dizecekmiş dertle dolu dünleri
Ağu aşı yiyerek doymak ne kadar zormuş ?
Kolay değilmiş hayat, nelere göğüs germiş
Sevdasından ötürü çok kişi onu yermiş
İlahi takdir demiş, işin sırrına ermiş
Yine de sevdasından caymak ne kadar zormuş ?
Aylarca gizli gizli her gün beni izlemiş
Dudağı mühürlemiş, yüreğinde gizlemiş
Dizlerinde şiirler okumamı özlemiş
Hâlâ sarhoş gibiymiş, aymak ne kadar zormuş ?
Sevgisini anlatmış ; Ah ! Bir de beni bilse
Zaman geriye dönse, çıkıp yanıma gelse
Elleriyle gözümde kanayan yaşı silse
Hasret dolu yılları saymak ne kadar zormuş ?