0
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
365
Okunma
Sabahın seheri çoktan mı esti
Kavağın yelleri çoktan mı geçti
Tam yazmak istersin, ikide birde
Birşeyler dağıtır da seni
Vakit neredeyse tünaydın olur
O büyük teras balkonumdan
Şöyle bir bakınıp seyrettim etrafı
Bahçe ova benim değil emme
Mevsim benim köşk benim
Usul usul yağmur yağdı buralarda
Yarı açar açtı güneş çoğu bulutlu
Karşıki parkta çamlar oynaşır
İncir de pey yok buralarda
Olanda delisi
Annem daha geçenlerde döndü memleketten
Güz yemişi, lâp derler bizde
Hâlâ tek tük de olsa varmış, tepelerinde
Köy evimizin avlusunda
Zeytin zamanı çoktan geldi
Geçiyor desem de
Bu sene az vermiş dallar
Kimi dökülmüş
Kimi ağlar
Buralarda karşı arsada
Bir de evin etrafında
Yol kenarlarında toplamışlar
Kışı seyre dalıp kalmışlar
Kapının dibindeki, önümdeki
Koca ıhlamur döktü de yapraklarını
Sade dallar, uzanır bakar yukarı
Yanında bir de sararmış nar ağacı
Çatlattı çoktan kabuğunu, tanalarını
Yan tarafta sıra sıra
Portakal, mandalin
Diblerine düşmüş bazıları
Kimi boylu, kimi boysuz
Aroması karışmış birbirine buyursuz
Aşılı, aşısız mı, anlamam pek bilmem
Organik, kimi minyatür, kimi büyük
Ekşi mi ekşi her biriciği
Limon ise parlamış yağmurda
Yeşilli sarılı burdayım der burda
Köşede ise bir kızılcık
Diğer yanda bir cennet elması
Tohuma durmuşlar çoktan
Arkada tarafta, ayva el sallıyor
Erikler, asmalar kuru bakıyor
Halbuki, mavi yasemin
Pembeli ebruli beyaz gül
Hala açık
Hâlâ gülümsüyor
Duvar üstünde çeşit çeşit sarmaşık
Yerlerde ara ara sardunya
Kasımpatları, kimi saksıda
Kimi toprakta
Ufacık ufacık, pıtırcık otlar yoncalar
Bahçe kendi halinde selam veriyor
Selviler , kınalım, çok uzakta
Söğüdüm nerde ya Şafi
Hasta mı, yasta mı yoksa?
5.0
100% (7)