Gözümdeki yaş değil sadece bir hüzündür
Böyle bakıp gidene bir eyvallah yakışır
Ettiğin o yeminler tutulmayan sözündür
Böyle yakıp gidene bir eyvallah yakışır

Biliyorum sevdiğim hoş veda değil böyle
Haydi ne yüzüme bak nede bir çift laf söyle
İçin için çekerek bir de yutkunma öyle
Böyle çıkıp gidene bir eyvallah yakışır

Mutluluk bulamadık altında yerin göğün
Ben yasları tutarken sen sanırsın ki düğün
Bıraktığın enkaza sen eserim de öğün
Öyle yıkıp gidene bir eyvallah yakışır

Savrulduk yaprak döktük o en güzel hülya’dan
Ikimizde uyandık gördüğümüz rüya’dan
Severek heveslenip kurduğumuz dünya’dan
Böyle kalkıp gidene bir eyvallah yakışır

Dönüpte bakmam artık yaşa kendi başına
Gönlümü yatırıpta bir musalla taşına
Cennete git vallahi görsem çıkmam karşına
Böyle çekip gidene bir eyvallah yakışır

Harun yıldırım