15
Yorum
38
Beğeni
5,0
Puan
704
Okunma

izbenin ayak izleri
zıkkım, zakkum
ne biçim bir iştir bu
almıyor aklım
oysa bir zamanlar
dalından üzüm toplardık
salkım, salkım
bir şekilde dönerdi çarkım
kıyılarına dolaştığım
ayaklarımı üşütme
yüreğim yaşamın çırağı
sakın ona ilişme
nakarat sustu
saat da
nar kopuk yapraklarından utandı
har ocağıma düştü
alın uykusuz anlarımı
rengi gri de olsa
bana bulut bırakın
bir meczup umut
felek vurdu tokmağı nasılsa
ben küçük dilimi yuttum
ölümüyüm diri mıyım
onu bile unuttum
şimdi başımı taşlara vursam
ne yazar
bilemedim ki
kim yol açar
kim kuyu kazar
hangi yuvarlağı sıksam suyu çıkar
onu da bilemedim
bildiğim bir şey var ki
martılar uçarken hep kanat çırpar
5.0
100% (24)