Dünyaya nizam verdik tarihin burçlarından
Bir bina inşa ettik mâzinin harçlarından
Rüzgârlar öpüp geçti o sarı saçlarından
Gönül bahçelerinden nice karanfil derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Dağların doruğunda rüzgâr gibi estik biz
Birlik bağlamasında uyumlu bir sestik biz
Nice çatlak ses vardı, o sesleri kestik biz
Gönül bahçelerinden cam güzelleri derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Binlerce şehit kanı, renk verdi bayrağıma
Uğratmadık zalimi şerefli toprağıma
Çınara su içirdik, can geldi yaprağıma
Gönül bahçelerinden nice gonca gül derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Osmanlı kökümüzdü, biz kadim kökte daldık
O heybetli duruşla namerde korku saldık
Haramda gözümüz yok, bizim olanı aldık
Gönül bahçelerinden nice papatya derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

29 Ekim’de dünyaya ilân oldun
Milletin yüreğinde müstesna bir ân oldun
Devirlerin içinde kutlu bir devran oldun
Gönül bahçelerinden nice akasya derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Karanlıklara fener, o nursun Cumhuriyet!
Namussun, haysiyetsin; onursun Cumhuriyet!
Başımıza taç diye konursun Cumhuriyet!
Gönül bahçelerinden nice yasemin derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Tek gür ses olmak varken çatlak sesler ne diye?
Cumhuriyet millete Atatürk’ten hediye
Yüzyılda çok yol aştı gözbebeğim Türkiye
Gönül bahçelerinden nice gelincik derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

İman kalelerini yürek burcumuz saydık
Vatan için ölmeyi gönül borcumuz saydık
Toprağa akan kanı vatan harcımız saydık
Gönül bahçelerinden nice lâleler derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Rüzgârın bırakmadı gönül dağında duman
Yarınlardan eminiz, kalplerimizde iman
Kalmadı o gün bugün yüreğimizde güman
Gönül bahçelerinden akşam sefası derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Bir zamanlar bebektin gönül kundağımızda
Şimdi geçer akçesin yükselen çağımızda
Atatürk çiçeğisin yeşeren bağımızda
Gönül bahçelerinden nice menekşe derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Milletimiz kökünde yeşillenmiş dal buldu
Bir sabah kalktığında şafağında al buldu
Yüz yılda olgunlaştı, asırlık kemâl buldu
Gönül bahçelerinden hanımeliler derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Bir notaya sığdırdın bir asrın bestesini
Ses eyledin kendine sonsuzluğun sesini
Çok şükür unutturdun milletin yeisini
Gönül bahçelerinden kasımpatılar derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Yarınlara taşırız aldığımız bayrağı
At kişnemeleriyle konuştururuz dağı
İkinci yüzyılımız olacak Türk’ün çağı
Gönül bahçelerinden nice leylâklar derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Kardeşlik hakim olsun toprağında, taşında
Birliğin daim olsun ak sofranda, aşında
Hürriyet nakış nakış gökte uçan kuşunda
Gönül bahçelerinden cennet kuşları derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Sen ben yoktur, biz varız; birlikte Türkiye’yiz
Tek nabızız, tek sesiz; dirlikte Türkiye’yiz
Cephelere sor bizi, erlikte Türkiye’yiz
Gönül bahçelerinden nice begonya derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

Dalgalansın sonsuza, gönderde al’ın olsun
Karanlıktan uzak dur, aydınlık yolun olsun
Al bayrağın altında nice yüzyılın olsun
Gönül bahçelerinden çuha çiçeği derdin
Yüz yaşın kutlu olsun, artık Kemal’e erdin

M. NİHAT MALKOÇ