Merhaba Serkan şair;

Şiiriniz,
manası ve çok güzel betimlemelerle bezenmiş olması ile, tadında ve klasik hece anlayışının üzerinde idi.

Bentleri bir kalıba sokmaktan ziyade, manayı ön planda tutarak; 6+5, 4+4+3 ve 5+6 heceli mısralardan oluşan şiirinizi incelemeye değer bulup, defalarca okudum.

ilk bentler ve son bentler o kadar akıcı olmasına rağmen, ortalara doğru aşağıda belirteceğim bir iki yerde hafif durakladım (dilim sürçtü).
Tabii ki şair duygularına müdahele etmek gibi bir durum söz konusu olamaz bilirsiniz.
Hoşgörünüze inanarak, dörtlüğün içeriğini bozmadan; acaba bu şekilde yazılmış olsaydı daha mı akıcı olurdu diye düşünmeden edemedim.
.
.
"Fal baktırdım mor çakıl taşlarından*
Dilek diledim cennet kuşlarından*
İçtim bir yengecin göz yaşlarından
Kor hüznümle kalakaldım, ağladım!

Burada içeriği bozmadan, akıcılık adına önerim:

Fal baktırdım mosmor çakıl taşından
Dilekler diledim cennet kuşundan
İçtim bir yengeçin gözyaşlarından
Kör hüznümle kalakaldım, ağladım!


"Elimi uzattım göğün yüzüne
Ve yıldız kopardım, tam on düzene*”

burada düzenden mi düzineden mi
bahsettiniz,
galiba "düzine" olacaktı.
.
.
Görsen perişanım, akla ziyanım!
Mavzer yemişim, yaralı sol yanım*
Yel dokunsa canım acıyor, canım
Ciğerim yandıkça doldum, ağladım!

Daha dile yatkın olması için, ikinci mısra önerim:
Mavzer yemiş, paramparça sol yanım
.

Kurduğum her düsten* düşüyorum yâr!
klavye azizliği


...
Şiirinizi her haliyle çok beğendim.
Serbest şiirleriniz gibi
hece şiirleriniz de değişik ve çok güzel.

Nicelerine
Şiirle, saygıyla...