2
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
543
Okunma

Almanya’da işçi olarak çalışan Haşım Altun,yıllık izininde Akyazı-Kuzuluk Köyünde oturan üvey babası Ali Durmuş’un yanına gelir.Ancak giyimi,hareketleri ve tavırları değişmiştir. Başına, kuş telekleri takılmış bir fötr şapka geçirmiş, boynuna bir ses cihazı aşmış ve elinde fotoğraf makinası kokoroz kokoroz gezerek çalım satmaktadır.
Bu durum yıllar önce hemşerisi Aşuk Âdem ile Galiçya Cephesinde Almanları korumak için düşmanlarına karşı savaşan “Kontromlu Deli Ali’yi” iyice delirtir. Oğulluğunu yolcu ederken Beykoz’a öz oğlunun yanına uğrarlar. Kendisinin orada savaştığı halde oğulluğu kadar böbürlenmediğini yana yakıla anlatır. Bunu çocukken dinleyen ve bu sene de Aşuk Adem’in (Aşık Efkari) heykelinin Ardanuç’ta dikilmesi nedeniyle olayı ,dedesinin ağzından aynı şive ile şiirleştirmeye çalışır.
Gavur ellarında duzaltmış paça
Gelmiş bana guya çalım satıyer
Cephemiz Galiçya, savaştım neça
Çömezdeki tafra bana batıyer
Durup durup ovar gavur elini
Yetti artuh bana tutsun dilini
Sabrettim bitirsin izin yılını
Sanki oray bilmam, çohça atıyer.
Geçurmiş başına ziglig tekeri
Yığmış yana tavuk telek nekeri
Bir yurur ki kızlar gorsun bekarı
Sanki kafasını kimsa tutiyer
Amelesiz orda bizsa koruyan
Kıta’mdi ustuna Rus’un yuruyan
Bizduh Ofenberg’i başa suruyan
Zafer komutana şanlar katıyer
Torun Fevzi bunu getirdim sana
Hele Alman Harbi bir anlatsana
Çekiç yerine silahı atsana
Gorursun soluhun nasıl yitiyer
Sahilköy-Ağustos 2023
5.0
100% (2)