11
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
1692
Okunma

Ağlayarak doğdun gözünü açtın
Okula başladın koştun oynadın
Hayattan endişe dahi duymadın
Gülerek yaşadın onlu yaşlarda
Her şeyi kavradın kaynadı kanın
Gördüğün her şeyi istedi canın
Görenler imrendi yürüdü şanın
Hayat toz pembeydi yirmi yaşında
Sorumluluk arttı ağırdı yükün
İhtiyaç listeni çıkardın yekün
Yaptığın her işte başladı öykün
Çok işler başardın Otuz yaşında
Kalfalık dönemi geride kaldı
Yanında çıraklar tecrübe aldı
Dişlerin keserken yediğin baldı
Ustaca yaşadın kırklı yaşlarda
Yemeden içmeden birikim yaptın
Servet yapmak için ilkenden saptın
Dünya malına da fazlaca taptın
Çok şeyler başardın elli yaşında
Söylediğin her söz geçti toplumda
Bıraktığın eser izler arkanda
Olumlu olumsuz herkes farkında
Ehil kişi oldun altmış yaşında
Elin ayağını dünyadan çektin
Oysa gençliğinde bulunmaz tektin
Koşarak yürürken tekleyip sektin
Emekli dediler yetmiş yaşında
Bir şey üretmeye gitmiyor elin
Ağır kaldıramaz büküldü belin
Düşüyorum dostlar yardıma gelin
Gözün kapılarda seksen yaşında
Kafana girmiyor belleğin dolu
Çabuk unutursun geçtiğin yolu
Umrunda değildir sağıyla solu
El ayağın tutmaz doksan yaşında
*
Akgülüm diyor ki yeryüzü küre
Anlat tecrübeni gördüğün türe
Ardında iz bırak yaşadığın süre
Yaşam tükenmiştir yüzlü yaşlarda
19.08.2023
5.0
100% (14)