1
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
683
Okunma
yağmur yağıyor çisil çisil
çöl kuraklığı içim
kaç ezber bozdum bu sevda uğruna
sigaranın dumanı ahenkle dans ederken ahvalimde
gözlerinden kaç kez şefkât dilendim
babamdan sonra
annemin de yokluğunda
bilemezsin
o an ki yoksulluğumu
sana deliler gibi sığınmışlığımı
tamam demiştim işte orda duruyor
en güvendiğim liman
...
artık tadı tuzu yok çocuk kalbimin
öyle soğumuşum ki her şeyden
kendimi kaçıncı meridyene fırlattım
kaçıncı paralel dairesinde yok oldum
unuttum
artık acıları uyutmaktan da acizim
şırıngalar dolusu mutluluk hibe edilse de
avunmuyor hüzne kulaç atan ruhum
tek bildiğim seni hiç unutmayacağım
güne dilime takılan şarkının nakaratıyla başladım
"beni böyle sevme
önce toplayıp sonra dökme "
gökyüzü güneşsiz bir güne kucak açarken
göğsümde kefenime dar gelen beyaz güvercin çığlıkları
susturamıyorum
günahlarımın kefaretini öder mi ellerimle beslediğim kuğular
ellerim kırmızı ışıkta kavuşur mu ellerine
hasretin anasını ağlata ağlata
kuşluk vakti olmuş
günün aydın olsun sevgilim
kalbimin acılarından son kez aşkla öper misin..
nagihan