Ben ne yana çevirsem us uğramayan başı
Senden başka hiç bir şey döndürmüyor Mahsima
Bağrımdaki alevle magmaya dönen taşı
İçtiğim gözyaşları söndürmüyor Mahsima

Yıktı hayallerimi, seni benden çalanlar
Kırık dökük üç beş gün, hafızamda kalanlar
Gönlü avutmak için uydurduğum yalanlar
Göğsümün ağrısını dindirmiyor Mahsima

Kör şeytan körüklüyor, yüreğimdeki şek’i
İsyanımın yanında, o "Deli Dumrul" ne ki!
Dilim sitem etse de, içimdeki öteki...
Senin üstüne tozu kondurmuyor Mahsima

Gülmedim, koca ömrün o en güzel çağında
Takıldım kader denen örümceğin ağında
Sen bulutlara çıktın, ben kaldım kaf dağında
Umut, denilen illet indirmiyor Mahsima

Sen giderken bedenim, henüz körpe fidandı
Bırak gövdeyi dalı, yapraklarım budandı
Öyle susuz kaldım ki, köklerim bile yandı
O yüzden karakışım dondurmuyor Mahsima

Bilmem sen hiç tattın mı bu amansız sancıyı
Kaybettim içimdeki o masum kemancıyı
Son yıllarda aynada gördüğüm yabancıyı
Miskin gönül içine sindirmiyor Mahsima

Alibaba, kavrulup durur kendi yağıyla
Askıda kaldı ruhum sanki göbek bağıyla
İçerden çürüyorum, zerk ettiğin ağıyla
Zaman denen panzehir ondurmuyor Mahsima


DOST KATKISI................ Teşekkürlerimle.


Tarih boyu arasam Leyla’dan da ezeli
Seni kıyas edemem derler delidir deli
Ziynetini takıp da gelse dünya güzeli
İnan ki tırnağını andırmıyor Mahsima....................Suat ZOBU



Us: Akıl.
Magma: Yer’in içinde, hamur kıvamında ya da sıvı olarak bulunan, uçucu gazlarla doymuş durumdaki eriyik.
Şek: Kuşku, sanı, şüphe.
Deli Dumrul: Dede Korkut hikayesi kahramanı...
Zerk etmek: Bir sıvıyı vücuda vb. şırıngayla vermek.
Ağı: Zehir; organizmaya girdiğinde fizyolojik işlevleri bozan, miktarına göre canlıyı öldürebilen madde.
Ondurmak: İyileştirmek, şifa vermek.