0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
547
Okunma
Ne gibi işlere yaradın hiç bilemedin
Oysa anan akıllı kuzum derdi sana
On beş yıl mektep yaladı dudakların
Belalı korsan aşklarda yoğruldu en verimli yılların
Tarlaların kuru başakları harman yeri iken
Yağmurun tılsımı aldatan ağlatan seni
Her yıl koşuya katılmak kaydıyla adam
saf durduğu o mekan
Kayda geçti,Adres tamam.
Tuik yasaları bu.
Pirzola kebap kokulu vitrinlerinde
Günahkar pazarlar papağan.
kuruşluk peçete kâğıdından aşk levhaları
İşte memleketin en boylusu en kısası
Yıllar geçtikçe ayrık otu gibi sardı bedeni
Kavramlar değişti, İşe yaramıyor dibek dibi
Paşa dilinden işgaliye reçetesi
Deve yükseltisinde çiziyor resmini.
Okuduk kırkını deviren yaşın üstünde
Barışmıyor ne iskemle, ayak takımı nede masa
Hurdacı hamam taşına muhtaç iken
Son kirler dökülüyordu taş yarığına..
Yıkım haneden..İyi çocuklarsınız diyen
Uyandı aşk uykusundan sapasağlam..
Yaşlı fil.
Sap samanın ne olduğunu anlamayan
Gresi bitmiş bilyeler dökülürken diz kapaklarından
Gönlün savaşıyordu doğu cephesinde
Dağ telaşa düşmüş organlar yanıyor
Martılar siyah bu geceden sonra.
Kadir Yasan
5.0
100% (1)