Gurbetinde olduğum şehrin izbelerle süslü,
Bir yosma edasıyla meçhule göz kırpan,
O viran arka sokakların’da gülüşlerime,
Falçatalar atan muradıma pusu kuran kader,
Nedir bu telaşın az bekle vakit tan vaktine dem vursun...


Aya inat geceyi aydınlatan ışıklar sönsün,
Seller sullar misali nemli kirpiklerle gözlerden,
Çaresizce belirsizliğe akan yaşlar bir durulsun,
Lanet olası yüreğimin korklığına boyun eğmiş,
Cerasretim yorgun aklımla kısa devre yapsın...


Az biraz sabır kader bir nefeslik cigara dumanı ile,
Damarlarımda dolaşan asi kanım köpürsün,
Dağların tipi boranına ayazına boyun eğmemiş,
Bedenim kurduğun dar ağacına baş kaldırsın,
Terim fermanımı yazan kalemine mürekeb olsun...


Dilimden dökülecek sözler mayın misali patlasın,
Firari uykularım kaybolan yıllarıma miras sayılsın,
Gecelerin asi yarısına mahkümlüğüm yağmur olup yağsın,
Belki bir sabahın ilk ışıklarıyla kuşların cıvıltısıyla anlarsın,
Yaşamına dikine paslı haneçr sapladığın ayrılık kefeni giydiğin beni...

Ayrılıkların Şairi Osman Dastan © 22 / 06 / 2023. 16:50