2
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
486
Okunma

GİYOTİN
geceden
kesif bir ayrılık kokusu sızar
sabaha
yanaklarımda iyot izleri
tırmalar yüreğimi yokluğun
ve ben
ruhumda senli bulantı
ölüm kusarım
vasıfsız aşklara meylik düşlerde
ruhumun uyuşuk ss’leri
çiğneyerek geçer çürüyen cesedimi
kaç zamandır göremediğim rüyalara giz/lenirim
hükmen ölümüne karar verilmiş yüreğim
çekilir prangaya
kimi hazırlarken giyotin sehpası
kimi kuruyor darağacı
titreyerek dizlerim
sorarım kendime
hangi aşkla öldürecekler beni
tam da o an öğreniyorum
aşkla sevmenin suç sayıldığını
yüzüme okunurken gerekçeli ölüm kararı
meğer kalemim çoktan kırılmış
başım öne eğik
sadece buruk tebessümlerle susuyorum
son arzum sorulmadan az evvel
gözgöze geliyorum
karşımda silüetin
o an yakalıyorum bakışlarından
beni asla
ve katiyen sevmediğini
nihayet son arzum sorulur
cevap veririm
yeri, göğü, kainatı yaratana
andolsun ki
çok sevdim onu
ve
boynum vurulur
Efkan ÖTGÜN
5.0
100% (2)