Gözlerim gökyüzünde dolaşır
Her mayıs sonunda.
İğne uçlu bulutlar görürüm
Sisli,silik bir yol gibi
Sonradan nasıl yoğun olurlar simsiyah şaşarım.
Alışmışım;
Merakla beklerim Kırkikindi Yağmurları’nı

Akşamın alacasında duyarım
Esen rüzgarın serinliğini
Anlarım;
Gelecek Kırkikindi’nin derinliğini.
Kırlangıçlara bakarım gökyüzünde
Ne telaşlıdır onlar,ne süratli uçarlar
Bir görsen.

İşte tuttu bulutlar gökyüzünü
Birinden birine sıçrayan ışığın gücü
İki göz kırpma zamanı kadar geciktirir sesini
Öyle bir ses "şıklatır"ki
İrkilirsin.
Bir nakarattır Kırkikindi şarkısında.
Rüzgarın ellerinde gelir
Tuhaf,nemli ot kokuları.
Kuşlar siner kuytulara
Doğada bir telâş
Gecemsi olur her taraf.

Sabırsız bir iki damla
Beklemez kutsal emri,düşer
İz bırakır övünçle topraksız yola
Savrulur kara bulutlardan damlalar başıbozuk.

İnim inim inlerken gökyüzü
Arada bir aydınlanır alacakaranlık
Güdük ,dar giderlere sığmazlar
Bir sel olup taşarlar
Azgın güçleriyle,yıkıma uzanır elleri
Dövünen dizleri görürler.

Bu hengamede yürürse sevda
Zaman tomurcuğunda
Kırkikindi Yağmurları’nda yürür.

Bir atlı geçer
Hızla alır yavuklusunu terkisine
Dört nala sürer sağanak içinden.

Aşk sırılsıklam.

Vahdet-i Can (VAHDET ÇİL)
Amasya , 27.05.2018
( Arşivimden)