2
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
307
Okunma

ANADOLU’M!
On bin yıldır insanlığın beşiği
Ovasına ve dağına kurbanım.
Anadolu’m!
Asya ile Avrupa’nın eşiği
Peynirine ve yağına kurbanım.
Anadolu’m!
Bir uygarlık, köklü yaşam merkezi
Kabul eder insan olan herkezi
Karaçay’ı, Çeçeni ve Çerkez’i
Eline ve ayağına kurbanım.
Anadolu’m!
Et tırnak gibiyiz Laz’ı ve Kürdü
Hürdü bu memleket, ezelden hürdü
Sevenini tuttu, haini sürdü
Tepene ve koyağına kurbanım.
Anadolu’m!
Yan yanadır Türkmenler ve Yörükler
Yaylalardan gelir renk renk erikler
Kahramanmaraş’ta ölür Merikler
Aşiret ve oymağına kurbanım.
Anadolu’m!
Kızsın varsın canım, sana kızanlar
Ne şiirler yazdı sana ozanlar
Altı ateş, sütle dolu kazanlar
Yüzündeki kaymağına kurbanım.
Anadolu’m!
Allah’ın lütfu güzellik, kızına
Hiçbir ülke yetişemez hızına
Gabar petrolü ve deniz gazına
Kırlarında sumağına kurbanım.
Anadolu’m!
Arpa, nohut ekilidir koyaklar
Bahar günü alır gider, ayaklar
Keliflerde duran ardıç dayaklar
Çakılların omağına kurbanım.
Anadolu’m!
Vurgunum aşk denen gönül sızına
Ağustosta Erciyes’te buzuna
İç Anadolu’da bitmez tuzuna
Çobanının çomağına kurbanım.
Anadolu’m!
Töremizdir bin bir türlü oyunlar
Sürü sürü keçilerle koyunlar
Urba olur bize kıllar ve yünler
Eğişmeçte yumağına kurbanım.
Anadolu’m!
Bırakmaz farzları, tutar sünneti
Çalışır, kimseye etmez minneti
Akıl küpü insanların cenneti
Beynine ve dimağına kurbanım.
Anadolu’m!
5.0
100% (3)