Bugün İstiklal Marşımızın kabul edildiği gün. Sitede günün anlam ve önemine ilişkin çok güzel şiirler paylaşıldı. İstiklal Marşımızı kaleme alan merhum Mehmet Âkif Ersoy 27 Aralık 1936’da vefat etmiştir. Cenaze merasimine hiçbir resmi kuruluş ve görevli katılmamıştır. Naaşına Yüce Türk milleti ve gençliği sahip çıkmıştır.
Mehmet Âkif yazsa da bağımsızlık marşını Sadece gençlik ve halk kaldırdı naaşını
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
en çok sevdiğim vatan sairimizdir. Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun. Ankradaki evini ziyaret etmek nasip oldu. yakınında Tacettin dergahi da vardı. değerli muhsin yazıcıoğlu agbeyide bu vesile ile ziyaret etmiş ve dua 'larda bulunmuştuk. Bu güzel vefalı yüreğin paylaşımı takdire değerdi. Vatan sairim sefahat'te 'deki; bir siirinde şöyle demişti. kim dünyada kazanmazsa bir ekmek parası dostunun yüzkarası düşmanının maskarası. bizlere burada çalışmanın ne kadar önemli olduğu anllatılıyor . Rabbim vatan aşkı ile çarpan ve çalışan değerli insanları daim eylesin. selâm ve dua ile
mehmet ali unsal tarafından 3/23/2023 12:06:58 PM zamanında düzenlenmiştir.
en çok sevdiğim vatan sairimizdir. Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun. An aradaki evini ziyaret etmek nasip oldu. yakınında Tacettin dergahi da vardı. değerli muhsin yazıcıoğlu agbeyide bu vesile ile ziyaret etmiş ve dua 'larda bulunmuştuk. Bu güzel vefalı yüreğin paylaşımı takdire değerdi. Vatan sairim seyahatte 'deki; kim dünyada kazanmazsa bir ekmek parası dostunun yüzkarası düşmanının maskarası. bizlere burada çalışmanın ne kadar önemli olduğu anllatılıyor . Rabbim vatan aşkı ile çarpan ve çalışan değerli insanları daim eylesin. selâm ve dua ile
en çok sevdiğim vatan sairimizdir. Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun. Ankaradaki evini ziyaret etmek nasip oldu. yakınında Tacettin dergahi da vardı. değerli muhsin yazıcıoğlu agbeyide bu vesile ile ziyaret etmiş ve dua 'larda bulunmuştuk. Bu güzel vefalı yüreğin paylaşımı takdire değerdi. Vatan sairim sefahatte 'deki; şiirinde şöyle demişti; kim dünyada kazanmazsa bir ekmek parası dostunun yüzkarası düşmanının maskarası. bizlere burada çalışmanın ne kadar önemli olduğu anllatılıyor . Rabbim vatan aşkı ile çarpan ve çalışan değerli insanları daim eylesin. selâm ve dua ile
mehmet ali unsal tarafından 3/23/2023 12:02:39 PM zamanında düzenlenmiştir.
mehmet ali unsal tarafından 3/23/2023 12:11:08 PM zamanında düzenlenmiştir.
Mekânı Cennet olsun büyük şairimizin. Olsun devlet erkânı önemsemesin... Ama halk ve gençlik sahiplenmiş onu.. Bu daha büyük bir onur.. Teşekkürler Osman bey,sağ olun. Saygıyla,esenlik dilerim.
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun... Zamanın resmi kuruluşları katilmasada yüreğinde Allah korkusu olan insanlarimiz çok Elhamdülillah... Emeğinize yüreğinize kaleminize sağlık üstadım güzel ve anlam dolu bir Beyit tebrik ederim Saygılarımla
o güzel insana Allah yeter dost...vefa adına adına sitem yüklü duygu yoğunluğu içinde çok derin vurgulu nefis bir gönül sesiydi dost kutlar esenlikler dilerim...
Malisef Üstadım. Oğlunun sonu da hazin oldu. Eğer Şair değilde,Siyasetçi olsaydı Kimbilir ne yağcı takımları dolacaktı etrafına. Akifimizin durumu,Ülkemizde, Ediplere verilen değerin ölçüsüdür. Gerçi Vekillikte yaptı Şairimiz ama, Biz onu Milli ve Madevi değerimiz olarak bildik ve Gönlümüzün baş köşesine koyduk. Yüce RAbbim de Cennetine koysun. Rahmetle Minnetle Şükranla yad ediyorum. Kalemine yüreğine sağlık. Selam ve Dua ile.
Mehmet Akif, 27 Aralık 1936 tarihinde Beyoğlu’ndaki Mısır apartmanında kaldığı dairede hayatını kaybetti. Gazeteler ertesi günü Akif’in vefat haberini verdiler. Ertesi günü Beyazıd Camisindeki cenaze namazına onu seven binlerce genç ve dostları katıldı. Akif’in cenaze namazı için herhangi bir resmi bir tören hazırlanmamıştı. Cenazeye resmi kişilerden ve kuruluşlardan katılan hiç kimse olmadı.
Mehmet Akif’in Cenaze namazına bir hukuk fakültesi öğrencisi iken katılan Prof.Dr.Sulhi Dönmezer 5 Ocak 1987 de Tercüman gazetesinde “ Akif’in Cenaze Töreni” başlıklı yazısında o günü şöyle anlatacaktı :
‘…O zamanların ülkemizde egemen tek partinin otoriter düzeni içinde kimse idare ile çelişkiye düşmek istemediği için basında Mehmet Akif’in yurda dönüşü ve hastalığının seyri hakkında pek fazla haber yayınlanmazdı….
Bizler alana geldiğimizde, namaz saatinin yaklaşmış bulunmasına rağmen bir tabuta rastlamadık, hep birlikte bekliyoruz. Birden lokantanın ön kısmını bir cenaze otomobilinin geldiğini gördük, iki kişi üzerine örtü dahi konmamış bir tabutu indirdiler. Yoksul bir fakirin cenazesinin getirildiğini düşünerek bir kısım arkadaşlar yardıma teşebbüs ettiler. Fakat tabutun Mehmet Akife ait bulunduğu anlaşılınca bir anda yüzler genç ağlamaya başladı. …Gençler hemen Emin Efendi Lokantasının bayrağını alarak tabutun üstüne örttüler. Sonra merhumun bir kısım arkadaşları gelmeye başladı ama ne vali,ne belediye reisi ve ne de tek partinin zimamdarlarından hiç kimse ortalarda yoktu.”
Cenaze törenine katılan Midhat Cemal Kuntay ise Beyazıd meydanındaki dakikaları şöyle anlatıyor: ‘Cenaze Beyazıd’dan kalkacak. Oraya gittim. Kimseler yok; bir cenazenin geleceği belli değil. Çok sonra birkaç kişi göründü biraz sonra çıplak bir tabut geldi. Bir fıkara cenazesi olmalı dedim. O anda Emin Efendi Lokantasının sahibi Mahir Usta, elinde bir bayrakla cenazeye koştu. Sebebini anlamadım. Yine o anda yüzlerce genç peyda oldu. Üniversitenin büyük sancağına çıplak tabutu sardılar. Ellerimi yüzüme kapadım. Cenazeyi tanışmıştım.’
O tarihlerde Milli Türk Talebe Birliğinde görevli bulunan Prof.Dr. Abdülkadir Karahan da cenazeye katılmış ve bir konuşma yapmıştı. ‘Akif’in Ebediyete Uğurlanışı ve Sonrası’ başlıklı bir yazıda hatıralarını anlatan Karahan cenaze töreni sonrasında başına gelenleri şöyle anlatıyordu :
‘Burada bir olaya daha değinmek isterim. Benim o eşi az bulunur Milli Marşımızın eli öpülecek şairimizin kabir başındaki hitabemi, takdir yerine adeta tekdirle karşılanmak istenmesini ben bugün bile bir muamma gibi çözemediğimi de işaret etmek isterim. Çünkü 3 gün sonra beni Yüksek Öğretmen Okulundan Emniyet Müdürlüğüne istediler. Bir şube müdürü beni sorguya çekti. “ Ne sıfatla resmi makamların törene gerek görmediği bir şairin kabri başında konuşma yaptığımı sormuştu. Cevabım yaklaşık olarak şöyleydi: Ben herhangi bir şairin değil, Türk Bayrağı göndere çekilirken, yazdığı İstiklal Marşı ile göklere seslenen bir zatın kabri başında milletimizin duygusunu, saygısını dile getirdim. Beni buraya çağırmakla hata işlemiş bulunuyorsunuz.”
Dönemin yöneticileri her ne kadar Mehmet Akif'e bir cenaze töreni hazırlamamış olsalar da sevenleri ve binlerce üniversite öğrencisi onu son yolculuğunda el üstünde Edirnekapı mezarlığına kadar taşıdı.''
Hem de öğretmenlerim adına; ki, senelerce ders verdikleri halde; bize tarihimizi bile doğru düzgün öğretememişler.
Bugün milletçe birlik olamayışımıza hayıflanıyoruz ya; tefrikanın temellerini sağlam atmış birileri.
O birilerini asla affedemiyorum.
Rabbim de affetmez inşallah.
Okudum.
Üzüldüm.
Yüreğim sızladı.
Cahilliğimden utandım.
Teşekkür ederim Ümmühan Bacım.
Teşekkür ederim Osman Hocam.
Sizden ricam; bu izahatı, Ümmühan Hanım Kardeşimin bu yorumunu beyitinizin altına yapıştırın. Ki, Akif'imizin düşürüldüğü hazin hâl halkımıza ibret olsun.
İnanın ki burada paylaştığınız bu satırlar çok ama çok naif bir dille kaleme alınmış. Biraz daha detaylı okuyunca kahrolmamak mümkün değil. Rabbim ruhunu şad, mekanını cennet eylesin.
Hem de öğretmenlerim adına; ki, senelerce ders verdikleri halde; bize tarihimizi bile doğru düzgün öğretememişler.
Bugün milletçe birlik olamayışımıza hayıflanıyoruz ya; tefrikanın temellerini sağlam atmış birileri.
O birilerini asla affedemiyorum.
Rabbim de affetmez inşallah.
Okudum.
Üzüldüm.
Yüreğim sızladı.
Cahilliğimden utandım.
Teşekkür ederim Ümmühan Bacım.
Teşekkür ederim Osman Hocam.
Sizden ricam; bu izahatı, Ümmühan Hanım Kardeşimin bu yorumunu beyitinizin altına yapıştırın. Ki, Akif'imizin düşürüldüğü hazin hâl halkımıza ibret olsun.
İnanın ki burada paylaştığınız bu satırlar çok ama çok naif bir dille kaleme alınmış. Biraz daha detaylı okuyunca kahrolmamak mümkün değil. Rabbim ruhunu şad, mekanını cennet eylesin.
ALLAH Bir daha istiklal marşı yazdırmasın inşallah..((( Milli şairimizi rahmetle minnetle anıyorum mekanı cennet olsun ______________________________Selamlar
Tebrikler Saygıdeğer Üstadım...Anlamlı ve güzel bir şiir,kutlarım...Rabbim İstiklâl Marşı Şairimize rahmet eylesin,cennet mekan olsun İnşallah...Selam ve saygılarımla...
Yüreğine sağlık hocam milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’a Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun Rabbim merhametiyle muamele etsin inşallah. Selam olsun yad edenlere tebrik eder hayırlı çalışmalar dilerim Allah’a emanet olunuz esen kalınız
Ne kadar üzücü bir durum insanın içi acıyor reva görülen bu olmamalıydı. Bugünlerde de şu veya bu nedenlerle olması gereken ilgi yine yok sayılır. Cenab-ı Hak'tan rahmet diliyorum mekânı Firdevs cenneti olsun inşallah 🙏 Duyarlı yüreğinize ve kaleminize sağlık diliyorum. Sonsuz selam ve saygılarımla.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.