4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1068
Okunma
şiir ırmaklar içinde yol alır
gecelerden sabahlara uzanır
ulaşılmaz dağlardan haberini salar
tan yerlerinin kızıllığında danseder
susuz toprakların çocukları bile onu dinler
hayat da ölümde elindedir
bütün çiçekler bütün kuşlar ve arılar konuşurlar
türküsünü bilirler avuçları misine kesiği
cesur balıkçılar
hırçındır okyanus gibi mavidir rengi
iyileşmeyen yara gibidir dengi
bulunmaz kimse sorulacaksa yeri
bilinmez bir mahal, sonuçsuz akıbeti
...
bir solukta doldurur ciğeri
ışıltısı bin retina parçalar
istersen gördürür kanatlı melekler
yada sürükler idam sehpalarına zebaniler
aklını yüreğine gömerse insan
vicdanıyla ağlarsa, onda ağlar
onda birleştirir yokluk
onda açar tomurcuk
...
sıcakta berrak bir su
ocakta ki yemek, yanan bir şömine
bir idare lambası başında uyuklayan siyatikli ihtiyar
varsa bir masal onda bulur anlam
yıllar yaprak döker ağaçlardan
mevsim mevsim üstüne biner
gün gelir savaşlar biter ve hesabı sorulursa
kurşuna dizilenlerin kırmızı kiremitler düşerken damlardan
ardlarına yakılan ağıtlar değil midir geriye kalan
fırtınalar koparsa bulutlar
onsuz ulaşır mı damlası toprağa
yazmasa yaşar mı şair ?
yazmasa olur mu dünya...