-4-
“-ne zaman bir adam görsem
saçı sakalı ağarmış
rahmetlik babam gelir aklıma
aç kalıp doyuran ve
giymeyip giydiren,
her imkanı ile bizi donatan,
bilsek de sevdiğini söylemekten çekinen
ulaşamadığı yere
bizi ulaştırmaya çalışan
doğruyu güzeli öğütleyen
babam
….
“-aman oğlum, koca köyde
bir seni kucakladı devlet,
okuluna dikkat et! ,
belletmenleriyin sözünden çıkma!
güp-güzel okuluna git-gel!,
göreyim seni; sıkı çalış!..
haramzadenin eşi dostu
evi-damı düzeni olmamış
sen dürüst ol, doğru yoldan şaşma
başkasına imrenme
rahat yok bu dünyada dürüst kula
görüyorsun işte rençberin halini
bu köyde oluverecek saltanat bu
olsan da ağaların-beylerin oğlu
önünde başka fırsat yok! oku
iyi değerlendir bu fırsatı
ya da gel sabanın goluna yapış
başar, kurtul!! kendinle yarış!
deden çobandı,
baban çoban da ağaların sürüsüne
sen oku, örnek ol senden sonrakilere”
..
“-daha ben sana ne diyeyim, neticede cahiliz
dedeyin tarlaları ancak idare ediyor bizi,
yarın halaların, amcaların beldi miydi,
bana kalanı da siz, bölüşeceksiniz
.
köyün tarlaları böyüyecek değil ki
dedeyin tarlasından kaş dölüm düşecek senikinlere
var sen hesapla gerisini
ona göre,
sonra “baba sen bana bunu demediydin” deme!
..
çocuklarına ne verebilececeksin
daha çok var diyeceksin de
ay aydın yol belli, iz belli
on beş seneye sen evleneceksin..
yirmi seneye onlar
otuz sene dediğin, ne ki
göz açıp kapayana kadar
iki ğün sonura evlenmek isterler
neyle düğün edecek,
neyle çeyiz düzeceksin
oğluna kızına
altın akçe ona keza
benim daha ötesine aklım ermez,
bir an evel yoluna gideceksin..
görünen köy klavuz istemez,
dök-düşün, taşın zor işin
ne yanı kolayına gelirse, o yana gidersin”
….”?”..
“-kurtul!.. senin kurtulman demek,
geride kalanlarıyın, kardeşleriyin
biraz soluk alması demek,
onların,.. onların değilise bile
onlardan sonra gelenlerin
çıkış yolu demek,
yüzümüzün ağarması demek..
çoook çok şey demek!
.
iki ğün sonura evermeye kalksam
ne yüzle kız isteyceğiz konu-komşudan
amma tahsil gibi var mı
herkeş eliynen getirir sana kızını
oku.. Allah mahçupetmesin gayri
ele-güne karşı, göster kendini
göreyim seni!
…
“-olmadı ağalarda sürü çok
ömür boyu didin dur davar peşinde
el kapılarına kul olursun, demedi deme,
fırsat bu fırsat; oku!
sonra kaçan balık büyük olur
el yutar sen yutkunursun,
dünyanın ahvali budur!”
oku! daha ne diyeyim ağa
benden beter olursun sonra
ooof! ! off! okuduk da ne oldu…
ne olur bu dünyanın sonu
.
“-babam rahmetli de “sana nasihatım” derdi
her zaman tembih ederdi
“-hiç bir hizmet için el kapısına gitme
ama kapına geleni de asla geri çevirme
belki yoktur başga bi umut edecek yeri..
!



umut etme, ama umut ol, kapına gelene
her şapkalıyı baban,
her yağlıklıyı annen belleme
olur ya sen hizmetini görmezsen eğer
anan-baban muhtaç olabilir birisine
insana değer ver
ama sen sen ol dilenciye kuruş dahi verme
alın teri dökmeden,
çalışmadan
çabalamadan
sefa sürmeyi maharet sayan kimse
.
hırsızlık da yapar,
keyif alır deyyuslukdan
anasını da satar dinini de
uzak dur, selam verme;
merhamet bekleme böylelerinden
kapına geleni muhabbetle karşıla
o da insan evladıdır
evladı vardır onunda
düşman olduğunu bile bilsen
mesafe koy edepsizle arana
sahip çık parana
çoluk-çocuğuna
!