yanmış bir yüreğin isli bir dumanı gibiyim
farz etki
gündüzüm buluta gebe kalmış
güneşli gönlün çırpınması fayda eder mi
içim dışıma acıyı yoğurarak hükmeder
yüzümde renk tarumar
o nasıl rengini alacağını düşüne dursun
derman çekilip de gitti dizlerimden
yürekte kaynıyor sızılar kendi kendini bilmeden

gel gör ki
kurt düşmüş şu bahtsız bağrıma
hayallerimde suya
ve ıslık çalarken kuytuda
ne idiği belirsiz sancılar düşüyor nasibime
sen gibi
nankör bir biçimde

farz etki hala daha sanadır özlemim
ılık bir meltemde gibi
okşanmak istiyor saçlarım
ve sevgiye
içim dışım gibi ters törpülü şimdi
bakıyorum kara bahtımın karanlığında
koynumda yılan beslediğim
duyda ısıt beni şu anda
buz dağı gibiyim çoğunluğum su altında

gel gör ki
ayaza beş basıyor soğukluğum
duygularım neden kördüğüm
hislerin gibi buz kesiği
ve anlamını yitirmiş bir gönül sevdası
yanıp da boş boşuna yakınmakta
vuslat yolunu yitirmiş sen gibi
firak dans ediyor yanı başımda
gözün aydın ola

şu an korunaksız bir berduşum
eserindir bu oluşumum
gel gör ki mağlup eden bir aşkın sarhoşuyum
gözlerimde koskocaman bir hayret
de hadi biraz daha gayret et
geride ne bıraktıksa onu da gönülden silerekten kaybet
içim dışım sevgi ve tutku doluyken
gelip de tıka basa doldurdun kahırlı kasveti
ve nefreti
tıpkı o gözlerin gibi
sona ersin mevcudiyetim
nasılsa o nankörlüğün oldu kefenim

bilemedim ki namertlik kanına has bir olgudur…



AZAP...(Kadri Atmaca) 19.11.2022