GEL AŞKA BANA GÖNÜL;

Burası yalan dünya, gurbet denilen çile
Ömür denen çizgide kendini sına gönül
Kimi dağlara çıktı kimisi düştü çöle
Aşk ile abad ola aşk ile yana gönül.

İki nefes arası hayatın sonu memat
Eyvallah makamına yol almaktır kemalât
Malzemeyi Hak verir insandandır imalât
Ahiret azığını bırakma sona gönül
...
Evvel istiğfar gerek azgın nefsin gemine
Ruh seyrana mübtelâ pervane de şemine
Süreler küheylanı muhabbetin demine
Hay’dan Hu’ya biz bize sohbete kana gönül

Soğuk sıcak kuru yaş ..mevsimler gelir geçer
Talipli azm ederse matlub da onu seçer
Acı tatlı demeden yar ne sunarsa içer
Canandan gelen cefa hoş gelir cana gönül

İnsanın kovan gibi vardır boşu dolusu
Hani Karun’un mülkü sarayları yalısı
Postun yerini tutmaz atlas ipek halısı
Hiç itibar eyleme şöhrete şana gönül

Yaradan bir Allah’dır varidatı ek olur
Hakimiyet O’nundur ne şüphe ne şek olur
Rabbine kul olmayan nefsine eşek olur
Hakiki yar tek olur benzemez hana gönül..

Akla izana vurma Allah bilir gayıbı
Kim neyi neden yapmış bilemezsin saibi
Setret ifşa eyleme arastırma ayıbı
Kendini çek sîgaya sonra el kına gönül...

Visal dilemeyenin bahtına taht kurulmaz
Aşıklar maşuğunu aramaktan yorulmaz
Unutma ki menzile uyumakla varılmaz
Zifiri gecelerden yol çıkar tana gönül

İşler gelmesin başa Rabb’ın emrince yaşa
Kıyam dur secde eyle yatmadan kızgın taşa
Ettiğin iyilikler kalkan olsun ataşa
Selsebil ırmağından maiyle yuna gönül

Bakmasını bilene her aynadan görünür
Tanınmak istedikçe her surete bürünür
O’nu murad eyleyen sıbgatullah sürünür
Sen Hakkı zikreyle ki Hakk seni ana gönül....
....
Dr. Ayşe İzci Coşkuner 11/11/2022 MAVERA