16
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
866
Okunma
Ademi sayıklamalar
Çığırından çıkmış bir zamanın nefesi
Soluklandıkça boğulmaya yüz tutar
Dil uzar kısılan sözcükler dudak bulmaz
Topladığım onca söz çul çaput bohçam
Dervişler barınağındayım aranıyorum
Ağaçların eskiden gölgesi serin olurdu
Yıkılmadan cehenneme tutuşmuş
Ufkun kızılı üstünde güneş geçiyor
Can bir yandan el yakar bir yandan
Seni anlatırken kekeliyorum dudak arası
Sut kokusu almış yılan deminde akıp
Açlık uzanmak ister korku kapanmak
Gözlerinde özlem kendini kenara iter
Gözlerin yağmur saklar derya kurutur
Sıradan sözcükler havada uçuştukça
Sevgi saklanıyor saklambaç oyununda
Öldürürüz her gün her an her zaman
Ölümüz dirilir dirilir dikilip karşımıza
Saçların parmaklarımda tütün sarışı
Övsem huri melek yanından geçmez
Yanak yanağa iz bırakmış elma ısırığı
Ademde bir elmaya kurban gitmedi mi
Cehennemi bilmem cehennemdeyken
Cennetten cennete bir yol olmalı
Takmak için boynuna kır çiçeklerini
Aya yıldıza denize güne güneşe dağa
Fısıldanır dünyanın ucundan ucuna
Son günahkar olarak dizilip kurşuna
Duayla anılmaz toprağa gömülüşümüz
Biz miyiz sanki taşlanacak son mevtalar
Ben günahı değil seni sevdim aşkla
Ateş mi buz mu tuz buz eden beni
Coşkûnî
5.0
100% (19)