Ayrılığın ateşi dört bir tarafı sardı
Söyle seni nasıl tarif edeyim ben gurbet.
Büyük küçük genci yaşlısı herkesi yordu
Herkezin gönlünde sen bir sancı oldun gurbet.

Kuşu koydular kafese orman özleminde
Özgürlüğü arar söylediği sözlerinde
Akvaryumum içinde balığın gözlerinde
Herkes yolcu oldu sen bir hancı oldun gurbet.

Kediye köpeğe halkalı tasma vurdular
Zincire vurup adını özgürlük koydular
Dağların ceylanını spor diye vurdular
Tabiatın dengesine hançer oldun gurbet.

Başörtüsü kapatmak,ister saçın telini
Çarşaf ise örtmek ister açıksa belini
Tutma sakın namahrem olanların elini
Hakikat aleminin batılı oldun gurbet.

Tok olan nerden bilsin aç olanın halini
Gücün üstün tutan adalet sayar hakimi
Ölümlü dünyada yaptıklarınız bakimi
Terazinin kefesine taş oldun sen gurbet.

Dokuz kişiye bir pul bir kişiye de dokuz
Böyle paylaşımın hiçbirinde bizler yokuz
Aç olsakta belli etmeyiz herzaman tokuz
Garibanın sofrasında aş oldun sen gurbet.

Gündüz geceye gece gündüze hasret kalmış
Bir mezara yatmak için dokuz tahta almış
Selalar verilmiş dört bir yana haber salmış
Aşık turan’canın gözünde yaş oldun sen gurbet.

20 08 2022
Aşık turan’ca