Bir bilsem ki hayatım,hangi renk hangi nota
Ona göre kurarım, çizeceğin tuali
Hep virane bahçeler, bu köy bu yol bu rota
Tek sen verdin cevabı, bilerek o suali

Gür şelale misali, Tortum’da akıyorken
Gökkuşağı belirdi,o masum nur yüzünde
Günahsız bebek gibi,etrafa bakıyorken
Gelip girdin gönlüme,bir ocak gündüzünde

Günlerim kara zindan, Palan dağına inat
Esrik düşüncelerim,zincir vurmuşken bana
Mevsimler deviniyor, görevinde kainat
Elem dehlizlerinde, görülmüşken yan yana

Vakit kıyıya vurmuş, saatler ölmüş artık
Saniyeler firari, failler fink atıyor
Ta ezelden açılmış,kapanmıyor son yırtık
Sanki benim suçlusu,gelen bana çatıyor

Bir kaşık suda gördüm, medcezir tesirini
Buzulları erittin,yanarken cayır cayır
Sehpasında gördüler,yüzyılın esirini
Senin gözünde durum, geleneksel panayır

Arzeni çıkıp geldin,aşkın zirve dağına
Bin yıllık savaş verdin,bir tebessüm anına
Kurulmamış çadırlar,kurdun yar otağına
Kime canın verdiysen,nan doğradı kanına

Selim ADIM
ERzurum