12
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1193
Okunma
İdam sehpası gibi
yaşamın doruğunda kurulu
tramplenin ucundayım;
son kez bakıyorum dünyaya
ve kendimi boşluğa bırakıyorum...
Hey karalar, hey denizler
azgın dalgalar tsunamiler
mağmadan püsküren lâvlar
neler neler ben düşünceye kadar
altım üstüm
sağım solum, önüm arkam
ağacın dallarında gece
binlerce kızmemesi
ayva, turunç, nar
binlerce güneş
kavun, karpuz, bostan tarlası
su kabağı, bal kabağı
acurlar, hıyarlar
ve hıyar oğlu hıyarlar,
bu kadar güzelken dünya
nasıl cana kıyarlar?!
Güzelliğin diyeti sayıyorum
bunca zulmü çileyi,
çektiğim işkenceyi
sanki insan
çile çekmeye gelir dünyaya
ağlamak için bakar
denize güneşe aya
yakamozlara yıldızlara
ve sayıklayıp adını
rüyâ gibi masal gibi
binbir gece kızlara...
Ey Tanrım;
yaşamın doruğundan
saldım işte kendimi boşluğa
ne zaman alırsın kollarına
ve düşürürsün bir daha
yaratıp dünyamı yeniden
tozlu yollarına
...
al o zaman şimdi
yanardağları okyanusları
sil gözümden denizleri
beyaz balinalar yutarcasına
suda yüzen yunusları;
suda balık kadar hükmü yok ki insanın...
Şaban AKTAŞ
26.08.2008
()Kızmemesi:Greyfurt adı verilen turunçgil bir meyva.