4
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
576
Okunma
Her yerde, her zamanda ve her şartta; neye ihtiyaç duyuyor isek, onu arar.. aradığımızı buldukça sevinir, bulamadıkça üzülür.. böylece tecrübemiz, bilgimiz, deneyimimiz arttıkça da, tekâmül ederiz. Tekâmül ederek de, gittikçe Yaratan’a yaklaşırız. Zaten, yaratılış sebeplerinden biri de bu değil mi? Nefsin, terbiyesi ve tekâmülü!.
Elbette ki; meraklılar, talipliler ve arayanlar için!..
D U R M A - A R A
ŞİİR NO:142 02-01-2009
Veren vermiş, sevgiyi. Sen, o sevgiyi ara,
Veren ile arana, sakın aracı koyma;
"Neyin hayır, neyin şer" olduğu, bilinemez,
Şer sandığın bir olay! Belki de, hayır ola...
Veren vermiş, bilgiyi. Sen, o bilgiyi ara,
Bilgi nur’dur. O nur’la, arana gölge sokma;
O nur ki, gelir.. "NUR’U MUHAMMED’den, kul’lara,"
Git. O, Nur’un peşinden.. Rahman’dan, Rahmet ara...
Veren vermiş, edebi. Sen o edebi ara,
Edep’le terbiyeyi, sen nefsinden ayırma;
Güzel, ahlâk.. "O, Nur’la tamamlandı" alana,
Sakın. Tefrik yapıp da, Kul’u kula kayırma...
Veren vermiş, sabırı. Sen, o sabırı ara,
İlmin başı sabırdır. sen, sabırdan ayrılma;
Sabırdaki; ilmi, hikmeti, sırrı.. hiç sorma!
Sabır, Allah’ın ismi. Sakın, “sabırsız kalma...”
17-07-2007 SAAT: 14:00 * Konak-İZMİR.
Mürsel Münevveroğlu ([email protected])
5.0
100% (5)