4
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
471
Okunma

Osman Akçay Üstadıma en kalbi duygularımla bu şiirimi ithaf ediyorum
Tel örgülerin arkasından
Gidiyorum, en güzel yere doğru gidiyorum
Standart bildiğin bir düğüne doğru
Son iki cüzüm kalmıştı, okuyamamıştım
Ölmek benim düğünüm
Anlamam ben, bilmiyorum ben, ben, ben, ben
Bendeki ben öldü ölmeden
Ama ölüyorum ben
Matkaplar çalışıyor
Ne bileyim ben, ne söyleyeyim
Tam bir yalıtım var mezarımda
Örnek bir daire gibi
Kabristanın ilk mezarı olacak
Mutluyum, huzurluyum
Dostum bırakma benim ellerimi diye
Son kez bana böyle seslendi
Tel örgülerin arkasından
Hangi bağlantı
Beni ona bağlar diye düşünmeme gerek yok
Telefonu sessize al istediğin kadar Mustafa
İstediğin kadar geri dönme bana
Ölüyorum ben
Telefonla önceden beni sana bağlarlardı
Şimdi seni bana bağlarlar arama beni
Son iki cüzümü bitirmen gerek
Ölümden önce saçmalamalar aşamasındayım
Sayıklamalardayım
Kapılarım açık kaldı diyemeyeceğim artık
Tüm dükkanlarımı isterseniz kilitlemeyin
Ancak mezarıma toprak atmayı unutmayın birer kürek
Köy yolu üzerindeki uçurumlar şimdi daha derin
Ve köy yollarının asfaltları daha da kaygan
Hız yapmayın ne olur
Ben beklerim sizi burada bir süre
Ama kimse söylemedi bana böyle olacağını
Galiba vakit tamam
Hoşça kal Osman
Hoşça kal Hüseyin
Hoşça kal Mustafa
5.0
100% (7)