eylül gelirken bir tuhaf olurum
yaralarım azar, yeniden kanar
hücrelerden feryatlarım yükselir
çırpınışlarım karanlıklarda kaybolur
asırlar üstümde ejderha olur,susarım !..


Sevgili direniş,

Eylül gelince dağlanır yürekler,yaralar yeniden kanar.Gözümüzün içine baka baka hataydı deselerde ilahi adaletten başka yapılacak ne kaldı ki geride.Neyin hatası, gittikten sonra canlar.Tek suçumuz vatan millet bayrak dedik dediler.İçim yanıyor sevgili direniş hani bir laf vardırya giden gitti kalan sağlar bizimdir.ne dirimize ne ölümüz saygı olmadığı sürece milletime sahip çıkılmadığı sürece biz hala garibiz be sevgili gönüldaşım.Allah yar ve yardımcımız olsun.Kaleminden öptüm.Varolsun yiğit yüreğin.


Sevgilerimin en derini ile

Bahar

eylül gelirken bir tuhaf olurum
yaralarım azar, yeniden kanar
hücrelerden feryatlarım yükselir
çırpınışlarım karanlıklarda kaybolur
asırlar üstümde ejderha olur,susarım !..


koca bir çınar gölgesine toplandığımız
ulu pınarından feyzlendiğimiz
çağın bilgeler bilgesi Alparslan’ım
aklımda hep sen var olursun zindanımda
birde koçyiğitlerin canhıraş çığlıkları !..

********************
ağabey birde sen elleme yaramı...
eylüllerde yokum ben...
alacaklı sayarım kendimi de
haneme yazamazlar kaybolan yılları...
eylüldü
ramazaNDI ÜSTELİK
çığ nohut,bulgur pilavi
nevalemizle sermiştik gazete kağıdının üstüne soframızı...
iftar çalacaktı birazdan
abdestlerimizi almış
seccadelerimizi henüz yere sermiştik ki
bir düdük...
rutin uygulama...
ardından aç karnına hücreye...
kanayan yanlarımıza rağmen secdeye durmak
açlık hiç aklımıza gelmiyordu
mazgaldan atılan bir somun ekmeği
hücremizin müdavimi farelerle paylaşırken
ne kadar da insacıldık
o ne güçlü bir imandı
o nasıl bir inanıştı ki
nuh dedik peygamber demedik...

bana eylül deme ağabey...
dokuz yıl alacağım var eylüllerden...
dokuz eylülülm yıtık
dokuz ışığım kayıp...

yüreğine sağlık can ağabey...
hürmetle
ve saygı ile...