Yıllarca kahrımı çeken sırdaşım
Hal ve ahvalimi biliyor musun
Mürekkepsiz yazı olmuş yoldaşım
Seni çok özledim biliyor musun

Adını öğrendim Hak kelämından
kuvvetini aldın "kün" celalından
Çok yazdın resulun gül cemalından
Hatırladığın da ağlıyor musun

Ey güzel kalemim vefalı dostum
Dara düştüğümde hep sana koştum
Seninle ağladım seninle coştum
Tuşe bastım diye kızıyor musun

Pür-melâl göğsümüz daraldığında
Bulutlar demlenip damladığında
Susardin kağıtlar ıslandığında
O günleri sende arıyor musun

Hak bilir birde sen tüm sırlarımı
Yüzüme vurmadın günahlarımı
Yaz desem yine o dualarımı;
Kabul görmez diye korkuyor musun

Beraat bekleyen mahkumlar gibi
Yuvası yıkılmış yavrular gibi
Baş başa kalınca kumrular gibi;
Sarıştığımızı özlüyor musun?

Mazlumun göz yaşı yağmur seline;
Dönünce vururduk zulmün beline
Adalet kılıcı gibi elime;
Durduğun günleri anıyor musun

Emir kulu gibi hazır beklerdin
Sinem daralınca sende teklerdin
Gülüme gül desem gülü eklerdin
Gülün arşivinde duruyor musun

Çağırsam gel desem sevinir misin
O güzel günlere evrilir misin
Yoksa ferman yazıp kırılır mısın?
Son sözüm gül oldu çiziyor musun

Mazide olanlar güne çok ırak
Yine geldi çattı Ruz-i iftırak
Yarın mahşer günü sorarsa El-Hakk;
Herşeye şahitlik ediyor musun ?

Mustafaoğlu ilyas

Okuyup yorum ve eleştiri yazan tüm dost ve forumdaşlara, saygılarımı bırakıyorum

......
Dostun güzel yüreginden inciler

.Bahtıma gül diye,çırpınıp durdum,
Aşkına kul oldum, sineme vurdum,
Ben bu sevdadan, bıktım,yoruldum,
Ardından baktım ben,gidiyor musun......Nurettin GÜLBEY