Hayranım, doğanın türlü rengine
Hakisi bir yanda, moru bir yanda
Akıl ermez, yaratanın zevkine
Seması bir yanda, kara bir yanda.

Rabbim, denge ile kusursuz sunmuş
Ovanın içine, dağ nasıl konmuş.
Çilekte dal çiçek, renk nasıl uymuş
Pembesi bir yanda, yeşil bir yanda.

Canlı varlıkların, temeli suymuş.
Baharda her taraf, çimlere doymuş.
Dumanda dağlara, ne güzel uymuş
Boranı bir yanda, karı bir yanda.

Türlü nebat yetişiyor, topraktan
Bir iç çektim, yaş süzüldü yanaktan
Süslü mesaj aldım, dosttan uzaktan
Efkârı bir yanda, sitem bir yanda.

İnsan; bu doğanın renkli dengesi
Ürkütür, nedense karganın sesi
Yamaçlardan iner, çağlar deresi
Vadisi bir yanda, koyu bir yanda.

Denizde balıklar, karada kuşlar
Nasıl hâsıl olur, gözdeki yaşlar
Güneş kaybolunca, karanlık başlar
Yıldızı bir yanda, ayı bir yanda.

Çam yaprak dökmüyor, ettin mi fikir
Bunca nimetlere, yaraşır zikir
Çok olan serveti, sormak gerekir
Helâlı bir yanda, haram bir yanda.

Gökdelen yükselir, dörtlü sütunda
Yedi renk raks eder, güneş batında
Her canlı gözleri, değişik tonda
Kahvesi bir yanda, ela bir yanda.

OZANMERDAN seyir eyle bu resmi
Yoktan var eyledi, yaradan cismi.
Ağaçtaki meyve, nimet mi süs mü?
Tatlısı bir yanda, ekşi bir yanda.

OZANMERDAN/ALİ BİLECEN