6
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
803
Okunma

Adımı anacaksın
puslu yalnızlıklarda
Belkide düşünmek istedigin gibi degilde ,,,,,,
Yanında alternatifin olan sevmediğin kişi varken bile
Hırçın dilin her ne kadar
Ayrılık zor degil alışırsın desede
Sana bir gün daha
bekle diyecek kalbin
Düşlediğimiz arnavut Kaldırımlı taş duvarlara vuracaksın okşamaya kıyamadığım başını
Yok yok
Öfkemin kısa süreceğini tahmin ettigin ayrılığın
Sende Satlıcan ağrılarına döndüğünü göreceksin
ve bitkin düşeceksin
Bir avuç midende her zaman aynı ağrıları hissedeceksin
Mesela benden sonra buldugun
Kadının yanında benden bahsetmemen gibi bu sancılar
Düşünceler pranga vuracak ayaklarına
Ellerine kelepçeler agır gelecek
Ayrılığın yükü ayak bileklerini
Kesecek
Adeta paslı kör bir bıçak gibi
bu ayrılık seni mahvedecek
Bin kez beni düşünmemeye
Yeminler edeceksin
Ve bu bozdugun
kaç yüzüncü yeminin olacak
Mektuplarımı yırtmaya ellerin varmıyacak
Kesmeyecek makaslar
Yakmayacak ateşler anılarımızı
Kaynar sular dökülecek başından aşağıya
Adımı duydugun her anda
İsmimi gordügün
her camekanda
O bunu severdi o bundan hoşlanırdı diyeceksin
iki dudağının arasında mırıldanarak
Ve ayrılık kararını veren nankör diline soracaksın
İşte o an gizemli
düşlere dalacaksın
Hayallerimdeki telli duvaklı
Beyaz gelinlik
İlk kez giyeceğim
senden vazgeçtikten
Ve senden gittikten sonraki
Safhada sen olmuyacaksın
Rüyalar ülkemin karanlıklarında
Ey sevgili
ve sen yine hep
adımı Anacaksın
puslu yalnızlıklarda
SEVİLAY ALPASLAN
5.0
100% (12)