Van Gölü’ne ben varsaydım
İnci kefal ben olsaydım
Çimip çimip kırağında
Şoravlı yüz ben olsaydım
&
Kavalcı Recep olsaydım
Şiir, destan okusaydım
İnce ince yaşanmışın
Aşk dibini boylasaydım
&
Sor Köyü’ne ben varsaydım
Sorlu Recep ben olsaydım
Bana hanek edenlere
Bir gobalda ben vursaydım
&
Erkizan’da bağ olsaydım
Dellal Yaşar söz olsaydım
Bir ucundan bir ucuna
Çarşısında dolaşsaydım
&
İskeleye ben varsaydım
Resul Çavuş ben olsaydım
Yurttaş’ın bandosu ile
Omuzlarda ben olsaydım
&
Kahvesine ben varsaydım
Hamidin Cemil ben olsaydım
İstıganda demli çayın
Dibini de ben vursaydım
&
Duvarından atlasaydım
Kolum kanadım kırsaydım
Kadoların Hasan’ına
Yakusunu ben sarsaydım
&
Öküzümü arasaydım
Nalbant Usta’ya varsaydım
Nalı düşen ineğimin
Nallarını ben çaksaydım
&
Dükkanına ben varsaydım
Demirci Hüsey’in olsaydım
Abdurrahman Usta ile
Demir tavında vursaydım
&
Camisine ben varsaydım
Bubani müftü ben olsaydım
Özü sözü makbul olup
Ahlat’a hizmet etseydim
&
Berber Faik ben olsaydım
Koltuğuna otursaydım
Bir ustura tıraş olup
Sinek kaydı ben olsaydım
&
Kasap Dadaş ben olsaydım
İnce belli et alsaydım
Veresiye defterine
Bir borç da ben takınsaydım
&
Süslü Mehmet ben olsaydım
Sandalyede otursaydım
Kara örtünün altından
Bir foto da ben olsaydım
&
Tahsin Usta ben olsaydım
Gıran, taşla otursaydım
Abdurrahman Gazi için
Bir eserde ben yapsaydım
&
Terzi Kadri ben olsaydım
Bir katlık kumaş alsaydım
Dudağının kenarından
Düşmeyen sigara olsaydım
&
Osman Ayber ben olsaydım
Ayber Palasa varsaydım
Güzel Ahlat’ın seyrine
Pencereden ben varsaydım
&
Taş ocağına varsaydım
Mecit Usta ben olsaydım
Emek emek binasına
Nakışını ben yapsaydım
&
Kadayıfçı Muzaffer olsaydım
Bayramına ben varsaydım
Hayatımın lezzetini
Kadayıfta ben bulsaydım
&
Hacı Namık ben olsaydım
İnce şifa dağıtsaydım
Hafız Hanifi dilinden
Bir dua da ben alsaydım
&
Çömlekçi Abdurrahman olsaydım
Toprak köşkte otursaydım
Çanak çömlek lezzet ile
Bir kurut aş ben olsaydım
&
Kara Mamo ben olsaydım
Karakolda otursaydım
Çızırdayan radyomuzu
Hikmet Usta’ya yaptırsaydım
&
Kız toyuna ben varsaydım
Toyun beyi ben olsaydım
Gelinin de sandığını
Rahmi ile taşısaydım
&
Davulcu Ahmet olsaydım
Bir tütünde ben sarsaydım
Ramazanda paşev için
Davulunu ben çalsaydım
&
Cafer Usta ben olsaydım
Tas kebabı ben yapsaydım
Usta Fırıncı Emin’den
Sıcak ekmek ben alsaydım
&
Ergezen’e ben varsaydım
Okulunda okusaydım
Şefik Hoca’nın elinden
Bir sillede ben alsaydım
&
Birgül Otlu ben olsaydım
Sevgi dostluk dağıtsaydım
Sürçilisan ettim ise
Affınıza sığınsaydım

Birgül Otlu 20.08.2021 Ahlat

SÖZLÜK
Çimmek: Yüzmek
Kurak: Kıyı, kenar
Şorav: Tuzlu sodalı su
Hanek: Şaka
Gobal: Baston, değnek
İstigan: Cam küçük bardak
Yaku: Kullanılmamış bez, su, sabun ve azıcık un ile yapılan alçı
Tav: Kabında, yatağında
Gıran: Taş şekillendiren demir alet
Kurut: Çökelekten top halinde yuvarlanarak yapılan kışlık ürün
Katlık: Damatlık
Toy beyi: Düğünün organize işini yapan, yöneten kişi
Paşev: Sahur
Sille: Tokat