İki farklı dünya, iki farklı hayat
Her ikisi bambaşka bir tezat

Farklı dünyaların insanıyız seninle
Sen batının modern insanı
Ben doğunun bedevi Arabı
Sen maddeyi, ben ruhu
Ben merhameti, sen gaddarlığı…
Her halimizle çatıştık seninle
Ben Osmanlı’ydım, sen Fransa
Sana gelirken koşar adım
Doğu ihtişamını yoluna sermişken
Sen yine batıya yüz sürdün
Secdegah edindin batı medeniyetini
Bir adın da ihanettir senin.

Farklı kutuplardayız seninle
Sen hep artı oldun, ben eksi
Bir yanı eksik olan demek bu…
Oysa zıt kutuplar hasretle yanardı
Ateş sarardı her yanını… Yalanmış!
Alt üst ettik çekim kanununu
Bozduk baştanbaşa seninle

Dedim ya bir tanecik sevgili
Farklı mecralarda aktık biz.
Sen batıya kanat açmıştın
Bense doğunun engin semalarında uçtum
Sen Tuna’dan abdest alırken
Ben Fırat oldum Kerbela’da
Hüseyin’e ulaşmak için, Hüseyin için…
Sen Roma’da iman tazelerken,
Viyana önlerinde seferdeyken
Kızıl Elma’ya ağladın için için.
Ben Kabe’yi tavaf ettim bir daha
Secde ettim Yaradan’a…

İki farklı dünya, iki farklı hayat
İkisi de aynı yolun yolcusu heyhât!
11.02.2007